Ne çok insan varmış sevgimizi kıskanan.
Yoksa bir ben mi görüyorum?
Seven ölmez ki boşuna vuruyorlar.
Yoksa bir ben mi yaşıyorum?
01.08.2011 / ANKARA
Aşk, her şeyini, karşılıksız,
sevdiğine vermekse eğer,
hesabın payına düşenini ödemeden
kaçmaktır ayrılık.
(Aydın, 24.08.2009)
İster istemez batar güneş;
Gece gelir laciverte boyar ince bir hüzünle.
İster istemez ayrılır her eş;
Ayrılık değil, gitmek koyar sevildiğini bilince.
11.08.2011 / İzmir
İdarelik değil ışıl ışıl yaşamak için çırpınan bir idare lambası yüreğim…
Her yanı parmak izi, her yanı kirli…
Kimi bağırır isyanını yâre, kimi sessizliğe boğar geceyi.
Oysa yaşamalı her anını idare lambası...
Yaşamalı ki yanıp tutuşsun her gün...
Ama bilmez ki bitecek bir gün
Yıkılır domino taşları zamanın
Ve durdurmaya çalışsan da en atılgan kahramanlığınla
En büyük yenilgiyi çıkarır karşına yalnızlığın...
Çıplaklığının yüzüne tokat gibi vuran farkındalığında
Tırnak izleri belirir kalbinin ağlama duvarında
Çoktan kurumuştur göz pınarların
Kimleri bekledin bugüne kadar?
Ya da kimleri bekliyorsun hala?
Kısa bir gurbet yolculuğuydu gideninki;
Geride bırakılan yürek sıcak.
Kimler dönmüş seferinden sağ salim?
Gurbet de kimmiş aşka kafa tutacak!
Hani aniden bir şarkı duyarsın da
Olmadık zamanda düşer gözyaşların
Alabildiğine ağırlığıyla göğsüne
Ve geç gelen yağmur gibi kanayan yaranın kabuğunun altına sığınırsın
Islanmamak için serseri hüzünlerden...
İşte o an özlersin
Fısıldarken yar kulağına en mahrem aşk sözcüklerini
Bölünüp durmuşsun yüreğe fark ettirmeden.
Aslı asaletinde gizli aşk yaraları yüzünden
Sızlarken damarlarındaki sevgi izleri,
Saklanmış, aşkın kırmızısına yüreğin kanı.
Yanarsın boşa sulanan buğday tarlası misali,
Bir damla yağmur için duaya kalkan garip köylüler gibiyim
Göğe baksam sen,
Yere baksam sen,
Engin denizler boyu hep sen...
Her yerde bu kadar sen varken
Neden hala eksiğim ben?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!