Derûn-ı Dil
Aşkın oduna yandık, şarhoşuz meyhâne-i gamda,
Serâb-ı Leyla'ya kandık, mestiz sahrâ-yı hicranda
Ne Sahra'da Mecnun olduk, ne Leylâ’da bulduk vefa, Hezârân şevkle yandık, dost meclisinde bulduk şifa
Surete aldandık hep, ararken Yar'in cemalini, Aslına erişmedik, görünen hülyanın icmali
Mey-i tevhide susadık, içemedik kadehinden,
Ne arif meyi tattık, ne içtik mey-fürûş elinden
Hakikat, perde ardında, biz olduk rezili rüsva,
Ne arif olmuştuk, ne de hakikatte bulduk deva
Nurdan bir sır vardır ay gibi sönmez, derûn-u kalpde,
Sırra eren bilir: Bulanlar arayanlardır sade.
Mustafa Seyit Köylüoğlu
Kayıt Tarihi : 18.9.2025 20:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!