Dersaadette Cemre Cigligi

Aldım vaziyeti kurdum dersadette deli gönlümün ettiği söylediğine
Ağırdan alarak hiç acelesiz yavaaaaaş yavaş içe sinip sızan saltanatın
Ve uslanmaz zaptedilmez seyirlere eşlik eden zevkten sefadan
Sürdüm savurdum kendimi gittim dışarı saldım
Kuşlar yuvaya
Cemre buluta
Toprak bahara
Bahçelerce bağ bakıp mekik sarıyordu ilim ve ilmek
Vardım çöktüm güne, yıktım yükü kayın gürgen ağaçlar boyu güneşe
Dengini arayıp da bulmuş tava teslim huzurunda yanım yörem tir tiril
Sanki yeryüzünün bütün sazları bana sarhoş çalıp söyleyen bestelerle
Bırakıp kendimi yüzüm sım sıcacık yanağında
Ve yumduğum gözlerimi kirpiklerime kadar sevip okşarken güneş
Ayak sesleri oturduğum seyrı sefanın yol kıyısı dibinde minicik
Çıtırdayan susun dediğini duydum
Susun..!
Küçük kardeşi kendinden daha bebek sarışın kız çocuğunun
Annesinden önce nasıl yürüyebildiği sevince bahar gezdirir gibi
Adam burda uyuyakalmış yazık, sakın anne sakın
Ses edip uyandırmayın çırım çığlığa dört dönerken
Gözlerimi açtım baktım ki
Kendi sonsuzluktan daha büyük körpece tomurcuk
Yavrucağın üstümde titreyen sesi kalbi çıldır bakışları ve yüzü
O kadar ki su damlası misali arı duru tertemiz
Ve günden güneşten çooook daha cana yakın
Bütün hesaplar dışı saf sevimli ve güzeldi

Şubat/21