Mantara göbelek, nişana yüssük,
Patlıcana balcan, kediye püssük,
Traktöre matur, dargına küsük;
Evlada döl derler Kırıkhan’ımda.
Kız kardeşe bacı, nineye ebe,
Sağdıcına kirve, halaya bibi,
En pis bedduası, zıkkımın dibi;
Istıfıl ol! derler Kırıkhan’ımda.
Sahura söhür der, hindiye culluk,
Ovaya deniz der, azığa yolluk,
Yağmazsa çöl olur, yağarsa bolluk;
Mahsulüm bol derler Kırıkhan’ımda.
Mutfağa aşhana, yumruğa zumzuk,
Geriye anarya, döneğe yamık,
Cam eşyaya cıncık, pamuğa pambık;
Hesabı kes! derler Kırıkhan’ımda.
Benzinliğe litre, gömleğe işlik,
Salyangoza sülük, alkışa çaplak,
Az önceye bayak, bezmişe yılık;
Yeter ha bes! derler Kırıkhan’ımda.
Kahveye kayfe der, surata avurt,
Yelsiz yere dulda, kadına avrat,
Kazanmaya ütmek, kötüye meret;
Suya gir çim! derler Kırıkhan’ımda.
Susama küncü der, kısaya bücür,
Terliğe papuç der, yeniye acer,
İncire yemiş der, muhabbete cor;
Alaca kim? derler Kırıkhan’ımda.
25.11.2017
Muhittin Alaca
Kayıt Tarihi : 25.11.2017 23:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!