Derin mavi Şiiri - İlyas Kaplan

İlyas Kaplan
1276

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

Derin mavi

sustu tekrar
hayatın akışında en basit ayrıntılara sustu
böyle cinnetle
böyle sonlu olmamalıydı
suskunluğu

bir fincan kahve hatırınca
kaç kez aşkının tezatlarını çözmek için
sustu
aşkın zıtlıklarını çözebilmek için
bir yanda var olana
bir yanda yok olana
var olmak için yok olmaya sustu
yok olmamak için var olana sustu

sesini hiç duyamadı
nefesinin rengini bilemedi
başlangıç mı bitiş mi neydi
zamanın yüreğinde asılı olan

sanki emek verilmemiş bir armağandı
hazır bulunmuş bir ayrıcalıktı
bir nazik lütuftu
bir latif ikramdı
sessizliği

nabzını tuttu
ağır ağır düşen yağmurları unuttu
dizginlerini bıraktı vaktin
havada ıslık çalarak ilerleyen yele verdi unuttuklarını

yıllar geçti
içindeki ki gizli yara kanadıkça çoğaldı
çoğaldıkça kanadı teni
ruhu
canı..


meçhul ufuklara kısraklar sürecekti
içsel yolculuk derinliğince varacaktı menzillere
evrenin tinsel sırlarına doğru yürüyecekti
kaf dağının birkaç mevsimine kanatlanacaktı,
yeni göklere
yeni acılardan yola çıkarak

hep sustu
gecenin bir ucundan bir ucuna kadar
durmadan, dinlenmeden
saatlerce
ateşli ahlar dağladı nasırlı yüreğini

avuçlarında eskidi arzuları
kozasında uyuyan körpe kelebekler alabildiğince kırmızıydı
derin mavilere uçup gitmeliydiler.
cennetin ilk rengi gibi saklı olmalıydı her şey
hiçbir şey söylenmeden,
düşmeliydi tüm sözcükler sessizliğin dibine

gökte açan bir parça yağmur mavisince
kalp zarına dokundu
yalancı baharın üvey çocukları.
bir cami avlusuna terk edilmişçesine
yorgun düşler üşüttü akşamlarını.

ıslanmıştı ayazın köhne nefesinde
ölü bir ciğerin son soluğu gibi çırpındı hevesleri
öylece sustu

gece rüyalarına düştü günahlarının yakamoz yüzü
küflü bir odanın titreyen gölgesinde,
tek başına
yalnız başına
perdeden sızan soğuk kasım yeli gibi
camlarda patlayan şimşeğin parıltısı gibi
ayazlarca sus vuruldu diline
sustu..


ışığın ziyası ile süslenen uykuya dalabilmişti vakitlerce…
hiç kıpırdamadan
denize yakamoz bırakan yıldızlar sayısınca
masmavi bir ayın yeni doğan mavi ışığı ağırlığınca
usulca sustu.

son kez geceye umutlar bırakmıştı
binlerce
yine sislerin ardında yüzen bir masal adasına
bırakmıştı sustuklarını
solan yapraklarını

sonra teker teker gözlerini
gönlünü,
ellerini
ve düşüncelerini susturdu
ve sonra ruhunu
bedenini …

aynada görünen her şey gibi
sustu
aynada karanlıktan başka hiçbir şey yoktu artık…

redfer.

İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 31.7.2019 23:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İlyas Kaplan