Elinden alınmıştı deniz mavisi tramvayların sarhoşluğu.
Güvertelerinde filinta kurşunuydu afili kızların bakışları.
Terleyen avuçlarına düşen tekliğe ağlıyordu yürekler.
Gamsız bir hayanın onursuzluğuydu gözyaşları.
Balon şişirmek istiyordu çocuklar.
Yıldızları saymak istiyorlardı parmak uçlarına basmadan.
Güneş düşsün istiyorlardı akşamlara uykuda.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman