Deme Deme Yeter Leyla Şiiri - Kudret Kobal

Kudret Kobal
146

ŞİİR


11

TAKİPÇİ

Deme Deme Yeter Leyla

Bir sevgilim var adı Leyla
aslında dün vardı bugün yok
kendi kendine karar vermiş
mesaj atmış "bitti" diye
aradım sert konuştum
uğra son defa konuşalım dedim. bunu iki defa çok sert söyledim

akşam geldi
"Kobsl bir çay içimliği vaktin var
ne söyleyeceksen söyle" dedi.
sert yapmaya çalıştı beceremedi
"evde çay yok” dedim
gitti
arkasından
bir çay demlemişim ki
tavşan kanı
bir de şiir yazmışım ki
evlere şenlik

balkondan da bağırdım
Leyla Leyla
arabanın müzik çalarına tak bu belleği
aklında kalmasada tüm şiirlerim
bu şiir belleğine kazınacak
dinle bak Leyla dedim

Ocak'da kestane gibi yakıp
Şubat'da yüreğimi dondurup da gitseydin Leyla
Mart'da ayaza yatırıp
Nisan'da doğa yeniden doğarken ölüme bırakıp da gitseydin
Mayıs'da hızır ile ilyas buluşur
sen tüm kucaklaşmaları yalan kılıp da gitseydin Leyla
Haziran'da dalları kiraz
Temmuz'da asmaları üzüm basar
sen Ağustos'da hepsini bana zehir edip
Eylül'de göz yaşlarımı incir ağacına asıp da gitseydin Leyla
kan kusup kızılcık şerbeti içtim demem için Ekim'de
nar gibi tane tane dökülmem için Kasım'da gitseydin
portakal gibi dilim dilim bölünmem
limon gibi ekşimem
armut gibi düşüp toprak olmam için
Aralık' da bırakıp da gitseydin Leyla

Yok yok sen bu şiire layık değilsin Leyla
dinlemeye devam et senin şiirin geliyor

merak etme sen Leyla
çekip giderken benden
çok şey istemem senden
kendine kına al kösedeki marketten
kredi kartını ver ver deme yeter

havalara da girme öyle
arkandan ağlarım zannetme
en fazla bir buçuk adana
yerim kebabcı celalde
bana da ısmarla canım deme yeter

oysa sen sen olsaydın
sarı kanatlar alırdım balık halinden
kıvırcık ve roka da manav hikmetten
şimdi kafasını yersin elimden
kapımı tırmalayıp bana miyav deme yeter

ağzının tadı kaçmasın
çokoprens ye giderken
zehir zıkkım olsun demem asla
yedikçe öksür derinden
bana kaymaklı künefem deme deme yeter

daralma camları aç
nefesin tükenmesin
nazar etmem sana vallah
akün bitsin kal o rampada
bana da alo yetiş aşkım deme yeter

Uğradığın tüm bağlar kurusun
elinden dökülsün salkımlar
ne şarabın olsun ne de şıran
sirke gibi ekşi be Leyla
kedehin kadehime değsin deme yeter

insan iki dinler bir konuşur
lal ol demem sana
ah tan başka kelime
çıkmasın sivri dilinden
bana alfabem ol deme deme yeter

sarışının adı vardı
esmerin ise tadı
dip boyan çabuk gelsin
çakmasın çakma kal
banada koleston on iki al deme yeter

gözlerin kör olsun demem sana
öyle bir ağla ki
mendil düşmesin elinden
kimse gelip öpmesin lanet gözlerinden
bana göz yaşımı sil sil deme yeter

ne zaman tırnağının ucu kırılsa
beni hatırla demem
bana ne git bakım yaptır ellerine
manikürcü Ayten'den
bana da öp de geçsin aşkım deme deme yeter

mazide kaldı o günler
şimdi biram da köpük
gazozumda baloncuk bile değilsin
çayında şeker olur
senin için eririm aşkım deme yeter

Eskiden bende ömür gibiydin
Şimdilerde ise törpüsü gibisin
Artık sana yedirecek ömrüm de kalmadı
Bunu da kulağına küpe edesin
ben sana ne yaptım deme deme yeter

keyfine bak gittiğin yerde
üşüme titreme
beddua etmem sana asla
yanarken cehennemin ta dibinde
bana nefesim ol Kobal deme deme yeter

öfke kin beslemem sana Leyla
kötü bir dileğim olmaz asla
öyle bir yalnız kal ki bu hayatta
falın bile boş çıksın çikletinden
bana manim şiirim ol deme deme yeter

çok uzaklaş benden
kaybol aşk ormanında
şirin gülüşlerin dökülsün yüzünden
pişerken sen gargamelin kazanında
bana yetiş aşık şirin deme yeter

kaybolmuşken o ormanda
çık bir kayanın üstüne
ama dur dur atlama
şiir bitmedi daha
uçurumun kenarındayım Kobal deme deme yeter

Kudret Kobal
Kayıt Tarihi : 6.7.2024 21:57:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Kudret Kobal