Bireylerin, guruplarin, oymaklarin, toplumlarin ve uygarliklarin nerde ne zaman nasil ve ne denli kaliteli ve nitelikli hayat yasayip sürdürdüklerine dair en belirleyici gösterge mimleyen noktasinda konuslanilan lüks, konfor, heybet, azamet, cafcafa, ihtisam gösterisliligi degil ortak yasamin birlikte ürettigini ne oranda ve miktarda bütün tasasi kaygisi uumudu heyecani gayreti arayisi cabasi ve kazanimiyla beraberce paylastiginin -DELON DELALETiNDE tüm bunlarin hic birinden zerrece hic bir kalinti buluntu detay ve ayrintiya rastlanmayan - mutluluk cikarimi ve kültürel birikimidir,
SEVGI……
Sevmek fiilinin kutsal gücü ve dinamigi olarak, bütün canlilarin soy devamliligini saglamada hic umulmadik yasam yükünün sorumlulugunu yüklenmeye kendini adayan sonsuzluk kaynagi ve insana en cok yakisan karakteristik özelligin her kisiyi kendine özgün ve ayricalikli kildgi SEVGi, asla bölünebilir param parcaliligin ihtiyaca göre tezgaha konulup tedarik edildigi ve isarete göre piyasa tedavülün sihirbazlik edildigi ambalajlanmis depo malzemesi veya dolum bosaltim maddesi degildir.
Fakat cevirip kivirttigi her filimde Fransiz ilim bilim edebiyat felsefe sanat veya hatta siyasetinden somut YASAM KAVGASI gercekligine dair ve dayali hicbir toplumsal derde düsünceye duyarliliga kaygiya hisse sezgiya cabaya akla fikre ve yasam kavgasina -tipki aynisinin bütün huy ve hünerde meziyet marifet uyusumlusu ve cagdas benzeri Birjit Bardot`un disisinin Efeminesi gibi- ortakligi olmayan haritasizligin insansizlik corakliginda vitrine konulmus HORTLAK mumyasi seyredilmeye doyulamayan her pozu, herseyin ve herkesin hayati pahasi üstünde tutulmaya öne cikarmaktan baska algisi ilgisi olmayan yarinsizligin ( bugünlerin ) hem yapicisi, hem hazirlayicisi, hem mimari, hem uyusturucusu, hem de habercisiydi; soyan sömüren vampirlik endüstrüsü carkinda enek denek olarak sürpiyasa edilen sinevizyonik DELON DELALETi.
Iki büyük savasin araliginda dogan, Fransa adina Napolyon efsanelerinden ( o da Delon gibi Korsikali ) etkilendigi Patriotlugun irkciliga varan köktencilikle HiNT CiNi`ndeki sömürgelere karsi yürütülen savasa katilip katki sunan, cevirdigi filmlerin tümü kendi gercek öz gecmisi karakterine uygunluguyla en cok begeniyi topladigi PISIKO TRiLLER, Gerilim kundaklayicisi, Gangsterlik, Pornografik cesitliligi veya SERi KATiLLiK`ten öte ve baskaca sosyal icerigi ve yükü tasimayan; konyak sampanya ve parfüm is adamliginda söz sahibi olan, günü birlik veya gecelik iliski devrine Mirelle, Natali, Nico, Bardot, Dalida ve Romy Schneider serisiyle ( bilhassa cevirdigi filmlerin kadin oyunculariyla ) ön ayaklik eden; kaza bela bu iliskilerden dogan kimi cocuklarinini ( hem alkolik hem uyusturucu hem hap hem de parti bagimlisi Nico`dan dogma ) Aaron ( Ari ) örneginde oldugu gibi ölene kadar sorumlulugunu ve nufusuna aitliligini reddederek bakimini ve büyümesini üstüne alan öz kendi annesiyle tüm iliskilerini kökten kesmis atmis Delon Delalet.
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta