Deli Kız: Dünya Kentlerinden Gelen Yaban ...

Masal güzel güzel giderken bozuldu büyü gerçeklerle ve hüzün aktı geceden güne....

betimlemeleriyle çok güzel aktarıştı
verilmek istenen verilmiş şiirde
Mutlu bir dünya olsa ne güzel olurdu....ama bu gidişle olmayacak galiba!

sevgiyle....şiirlerle kalın

Etkileyici bir o kadarda anlamlı bir çalışma anlatımın fevkalede güzel kutlarım saygılarımla

şiir gibi okunmalı, hayat gibi yaşanmalı, türkü gibi söylenmeli ve roman gibi anlatılmalı bir yapıt olmuş, adını koyamadım, yüreğine sağlık...

Güneş doğar bozkırların üstüne. Yeni gelen günaydın sesiyle coşkulanır dağlar, nehirler… Düşler Kentinin merhamet dolu kırlarında ki başaklar, bozkırın türküsünü söyler. Kuşlar boylu boyunca; turnadan güvercine, serçeden kırlangıca, uçuşlara başlar Deli Kızın iki katlı evinin üstünde. Buğday kokusunun kuşatmasında doğar güneş, ağaçların şiirleriyle…

Deli Kızın gizemli gözleri açılır yeryüzünün mavi renginde. Düşler Kentinin sabahı, bir çocuğun masalıdır, her gece dilinden düşmeyen. Çağlayanların etrafında yeryüzü çocuklarının haykırışları, gülünç çığlıkları duyulur. Kimi yüzünü yıkar, kimi suların serinliğinde yüzer dünyanın bütün dilleriyle…

****************************************************

DÜSLER ÜLKESINDEN YANKILANMIS ÖZGÜRLÜK ,ESITLIK ve SEVGI dünya kentlerine... büyülü kelimelerinle okyanus kadar ucsuz bucaksiz umut olsun yüreginde hic bitmesin ..tesekkür ederim SIIR saheser olmus sevgiyle DOSTUM

Yuregi avuclara alip kosmak OZGURLUGE..

Basarili..kutlarim

Tebrikler özgür yürekli hemşerim soluksuz okunası güzel bir çalışma olmuş.

Tebrikler ve teşekkürler sevgili Ulvi Koçu güzel paylaşımınız için.... Umarım içinde özlem olan şeyler için(eşitlik,özgürlük,birlik,beraberlik,barış,sevgi,saygı,kardeşlik,dostluk,hoşgörü)mücadele edecek gücü inancı bir an önce gerçekleştirir,düşler kentindeki misafirinyaralarına merhem oluruz..... Saygılarımla

Adım Büyük Serüvenci” diye söze başlar yabancı. “Dünya Kentlerinin sömürüsüz ve kardeşçe yaşamasını isteyen, aç ve işsiz bırakılan tüm insanların savaşçılarıydık. Sizin kentiniz gibi dostça yaşamasını bilen, eşit kentler özlemi duyduk hep. Çünkü bizim kentlerimizde eşitsizlik var. Birkaç insan zevk sefa içinde yaşarken, milyonlarca çoğunluk aç ve sefillik içinde her gün sessizce yitip gitmekte. Oysa biz bu köhne düzene isyan ettik. Ezilen halkımızdan yana olduk. Belki güçsüzdük ama korkmadık zulmün cellatlarından. Büyük Savaşı başlattık dağlarda. Üstelik bizimde dağlarımız var, sizinkiler gibi. Bizim dağlarımızda yüce ve görkemlidir.”

Gözlerinden üç adet yaş damladı yere. Deli Kızın yaptığı nar çiçeğinden bir yudum daha aldı ve devam etti: “ Gücümüz yetmedi ne yazık ki. Kimi arkadaşlarım vuruldu, kimi dağlarda kartallara yem oldu. Bende yaralı olarak buraya kadar gelmişim. Ama inanıyorum ki mutlaka yoksul çoğunluk, zengin azınlığın kölesi olmaktan vazgeçecek bir gün”

Tebrikler can dost,tebrikler Ulvi Koçu ,yüreğinize sağlık beğeniyle okudum ,kusursuz bir şiir ve içerik olarak bir felsefe olan bu eseriniz ,kısadan özeti yol gosteren aydınlatıcı bir rehper..Keşke öylesi bir deli kızımız ve öylesi bir yabanımız olsa bizlerinde bizlere öncü olsalar her biri ayrı dağlarda birer yaşam kaynağı,dünyamıza doğan bir kızıl güneş olsalar özgürlüğe,kardeşliğe,eşitliğe giden sömürüsüz bir dünyada bizlere barış türkülerini söyleyerek...Kardeşliği anlatsalar....bizlere özgürlüğü ve varoluşu..
Bu güzel paylaışım için tşekkürler

Saygılarımla

Mehmet Çobanoğlu

çok güzel...Selamlar....

Güzel bir paylaşım, yüreğinize sağlık. Saygılarımla.