Ilkı yatağından salardım dağa
Kayanın başından dönerdik sağa
Kapanık üstünden çıkıp Bozdağ’a
Çok davar güttüğüm kırlar değişmiş
Bir garip akardı tahta oluktan
Ağaç oyma tekne çürümüş çoktan
Sular yol bulurdu havtın yolundan
Yosun tutmuş olan pınar değişmiş
Saban yanaşmazsa kazmalar kazar
Bir avuç boş kalmaz taşlara kadar
Ekili olurdu bütün tarlalar
Şimdi ortalar boş kenar değişmiş
Sınır kavgaları olurdu çokca
Komşunun yerine fazla dalınca
Çetmi’li Çetmi’den uzaklaşınca
Tarlalar gen kalmış anlar değişmiş
Baharda yaylaya çıkıldığında
Çocuklar sekerdi cıngıllağında
Geçmişle bu günün aralığında
Meydan ataşında dallar değişmiş
Ilkı geldiğinde oğlak çelkiye
Sütler sağılırdı bakır helkeye
Hele başlayınca emiştirmeye
Keçiler oğlaklar davar değişmiş
Çokça kaynatılır süt kazanlarda
Kaymak Ulalarda yağ gabaklarda
Tuluklarda yine ayranlar var da
Sitiller yannıklar tatlar değişmiş
Davar güder iken herkes korkardı
Çobanın gocaman köpeği vardı
Sinsice yaklaşıp keçi kapardı
Canavar denilen kurtlar değişmiş
Herkes çatma gaşlı semer kullanır
Garın kolanıyla alttan bağlanır
Paldım götlük ile denge sağlanır
Yokuşlarda tutan yular değişmiş
Orakla biçilip düğenle sürmek
Çanlı katırlara boş iken binmek
Günde üç seferle köye indirmek
Birlikte gidilen katar değişmiş
Yük çekilen yollar olurdu çok dar
Yerdeki taşlara sürterdi harar
Boş giden beklerdi geniş yer arar
Susalar yapılmış dağlar değişmiş
Ödebelenine gelince bağır
Ananı değirmen yanına çağır
Yük yıkıp dönünce azığın hazır
Torbalar yok artık aşlar değişmiş
Obadan inince bahçeye göçmek
Serinde oturup soğuk su içmek
Makmararasında yok gölgelenmek
Elmalar cevizler dutlar değişmiş
Dere kenarında ataş yakardık
Bahçelerden bostan bakla toplardık
Kırmızı badılcan alır tuzlardık
Tomatalar başka havar değişmiş
Gedebottan sızan su ile sula
Elmalar dökülür bekiden yola
Asmalar uzarsa ağaca dola
Tamir edilmeyen duvar değişmiş
Ekşigara serdik sert bayırlara
Sarı üzüm batar küllü sulara
Hasret kaldık artık goyuşmaçlara
Çubuklar kurumuş bağlar değişmiş
Tüfek atılmazdı minik serçeye
Keklikler tavşanlar vuralım diye
Gençler katılırdı her ferfeneye
Dekecik oynanmaz kışlar değişmiş
Tahta küreklerle kürünürdü kar
Çocuklar yuvakla iyice yuvar
Pardı arasından yağmurlar damlar
Çatılar yapılmış damlar değişmiş
Köy içinde bazı evler yıkılmış
Parkeli betonlu yollar açılmış
Goyaklara menfez köprü yapılmış
Sokağa akmıyor sular değişmiş
Goyak munarının yapılış yeri
Acar hale gelmiş toy söğütleri
Yükselmiş caminin minareleri
Evler enecekler çullar değişmiş
Taşkent’ten gelirken toz savrulurdu
Arabanın altı yere vururdu
Çamurlara batar bazen dururdu
Asfaltlar dökülmüş yollar değişmiş
Uçurum harmandan bakınca d0rt yan
Seki çingir goru gökseki guzan
Doğup büyüdüğüm bu asil vatan
Bize ait olan diyar değişmiş
İnsanlar severdi birbirlerini Görünce sorardı onun derdini
Menfaatler almış dostluk yerini
Sımsıcak sarmıyor kollar değişmiş
Kalmadı dostlara hal hatır soran
Azaldı dünyada huzurlu olan
Davranışlar sahte hep yalan dolan
İnsan başkalaşmış dostlar değişmiş
Herkes toplanmışken gelin birlikte
Bulunalım Hak’ka toplu dilekte
Gönül huzur bulsun sayıp sevmekte
Dünya ahvalinde nazar değişmiş
Niğmetullah UÇAR
Akşehir
08.08.2002
Kayıt Tarihi : 3.10.2006 14:57:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Niğmetullah Uçar](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/10/03/degismis-3.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!