Değirmen Şiiri - Necati Kavlak

Değirmen

Yoktu eskiden buğday öğüten fabrika
Değirmen kurulurdu akan suyun altına
Yüksekten su verince taşın çarkına
Dönerdi taşlar ilahi yaradan aşkına

Kireç taşından örülmüş duvar
Çatı yok üstünde topraktır tavan
Bir oda geniş bir de salon var
İki değirmen taşı durur ortada

Savaktan suyu tutarsan oluğa
Döner taşlar dilinde bir türküyle
Un eder ezer sarı sert buğdayı
Değirmencinin ona bakan keyfiyle

İki kurşun atımı mesafede savak
Su olmazsa hiç dönmez çark
Ark kıvrım kıvrım ucu İn önünde
Su tutmaya gider değirmenci
Seher vakti sabahın köründe

Bir kazma bir kürek var elinde
Kara kadife kilot pantol üstünde
Bir kuşak da sarmış beline
Lastik çizme çok yakışmış kendine

Kır eşekle tarladan inilir dereye
Yüklenir haşhaşlı katmer ayran heybeye
Dih çüş diye diye varılır değirmene
Karabaş kuyruk sallar bana ne getirdin diye

Çil horoz görünce eşeği öter
Kınalı tavuk kanat çırpar
Gıdaklar taze yumurta var deyi
Gördünüzmü yazdığım bu coğrafyayı

Geceleri zifiri karanlık
Gökyüzünde yıldız bol parlak ay
Genç kızlar yalın ayak geçer
Boz bulanık akan çayı
Nöbet ne zaman bize gelecek
Hey!
Değirmenci dayı?

Necati Kavlak
Kayıt Tarihi : 7.2.2009 10:42:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Çocukluğumun renkli resimlerinden bir anıyı çizmeye çalıştım.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

TÜM YORUMLAR (32)

Necati Kavlak