Evlat
Hava bozuk, düşman çok
Vatan sessiz, halk kimsesiz
Devlet erkanı düşüncesiz
Mavi gözlerinde kudret
Düşmana karşı hiddet
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
inceden dokunulmuş sonra bırakılmış dahası cesurca yazılmış..yine mükemmel ..artık ayrılmam sizdeyim..rahatsız etmem umarım:))
'Değil mi ki adın Kemal
Olsun sana tüm haklarım helal '
Kutlarım iki sihirli dize final harika,sevgiler...
Kalemine sağlık muhabbetle kutlarım saygılarımla
buda benimki
Şahadet Yolcuları Mehmetler Adına.
Ol Mustafa kemaller, Fatihler aşkına,
Kainata sığmayan fetihler aşkına
İsm-i Huda, imda-i Salihler aşkına
Destanlar yazdık tarihe Türklük aşkına.
değilmiki adın kemal,olsun sana hakkım helal
değilmiki adın handan,
Gir sevdadan,çık vatandan,
Kalem sana yakışıyor,
yürü dostum hiç durmadan
.
-ANA!
-BENİM ADIM MISDAFA!
-O VAKİT;
-HAKKIN HELAL DEĞİL Mİ Kİ BANA?
.
YÜREĞİNE SAĞLIK.
BEN DE AYNEN KATILIYORUM...
Onu sevmek....onun gibi olabilmek zor ama izinde olmak en azından.......tebrikler...teşekkürler.....
Mustafa Kemel gibi yaşamak, düşünmek, karar vermek verilen kararı uygulamakla olur.
her adı kemal oln Mustafa Kemal değildir.
Saygı ve sevgiler sunarım
Mustafa Kemaller, Fatihler Aşkına,
Şu dünyaya sığmayan Fehitler aşkına,
imdad-ı İlahide salihler aşkına,
Ebedi hürriyet yazdık Türklük adına
Çağlayken dalından kopartınca,Kemale erecek meyve kalırmı?.Adına tutkun olduklarımızın tadına varamayınca.sonuçta damak tadından habersiz yaşıyoruz.Tarih bize ibret değil;Hikaye.Yol işaretleri liyakatsız ehliyet için.Bilmekle yaşamanın aynı şey olduğunu zannettiğimiz sürece çok sayıklarız.Ecdadımız canları pahasına bu vatanı bize bıraktı,bizlerde ihtiras uğruna gelecek neslin haklarına tecavüzde ısrarı çağdaşlık sayıyoruz..
'İnsanla insafsız ilişkiler var,
Fikir ve eylemde çelişkiler var,
Türküler bir başka,saz başka çalar,
Kargaşa var kavramların içinde'
Aslında o kadar çok ki Mustafa Kemal lerimiz değil mi?
Sadece az biraz gaflet uykusuna daldılar,daldırıldık...Bir açsalar gözlerini biz ebeveynlerin de yardımları ile...
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta