******** DEĞİL Mİ? ********
Seven insan nice zorluğu aşar
Gözü görmez, gönül yanılır şaşar
Aşk dediğin ateş külünde yaşar
Mecnunu çöllere salan değil mi
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Şiir söylüyor Sevgili Bülent.. 'Değil mi' diye sormaya ne hacet...
Ah! Şu sevdaların üçüncü hali...
Rastlarsın, içinde bir şeyler kıpraşır, unutamazsın bir çift gözü, bir tebessümü..
Başlar bir sancı.. Rüyaların boş durmaz, her uyandığında yanında sanırsın..
Cesarete gelir açarsın duygularını, kabul gördüğünde çocuklaşırsın, sevinicini gizleyemezsin bir türlü..
Artık buluşma, kavuşma günleri ipe dizilir.. Takvimlerdeki tüm tarihler sadece vuslatı gösterir... 'Aşk ilan eder' hükümranlığını, yöneten odur artık iki insanı..
İyi de.. Büyüdükçe o sevda neden araya 'kaygılar, şüpheler, ilgisiz şahıslar' girer?
Neden suçlamalar başlar, 'ihmal edildiği zannına kapılır' taraflardan biri, hatta ikisi?
Hayatın karmaşası herkes için değil mi? Anlayış, hoşgörü sadece sözde mi kalmalı? Boğmak şart mı birbirini?
Şiirin aklıma düşürüverdikleri işte... Dedim ya, sevdalar en yukarıda iken başlar sorunlar... Sanılır ki 'hep zirvede' kalacak... Düşme korkusu, o üçüncü hali koruyamama korkusu budur bence..
Oysa hangi his, hangi başarı, hangi sevinç vardır ki hep en yukarıda, hep rakipsiz kalsın... Aşklar da canlıdır... Onu yaşatan biz değil miyiz?
Çok güzeldi Kardeşim.. Tebrik ve takdirimle...
Şiir söylüyor Sevgili Bülent.. 'Değil mi' diye sormaya ne hacet...
Ah! Şu sevdaların üçüncü hali...
Rastlarsın, içinde bir şeyler kıpraşır, unutamazsın bir çift gözü, bir tebessümü..
Başlar bir sancı.. Rüyaların boş durmaz, her uyandığında yanında sanırsın..
Cesarete gelir açarsın duygularını, kabul gördüğünde çocuklaşırsın, sevinicini gizleyemezsin bir türlü..
Artık buluşma, kavuşma günleri ipe dizilir.. Takvimlerdeki tüm tarihler sadece vuslatı gösterir... 'Aşk ilan eder' hükümranlığını, yöneten odur artık iki insanı..
İyi de.. Büyüdükçe o sevda neden araya 'kaygılar, şüpheler, ilgisiz şahıslar' girer araya?
Neden suçlamalar başlar, 'ihmal edildiği zannına kapılır' taraflardan biri, hatta ikisi?
Hayatın karmaşası herkes için değil mi? Anlayış, hoşgörü sadece sözde mi kalmalı? Boğmak şart mı birbirini?
Şiirin aklıma düşürüverdikleri işte... Dedim ya, sevdalar en yukarıda iken başlar sorunlar... Sanılır ki 'hep zirvede' kalacak... Düşme korkusu, o üçüncü hali koruyamama korkusu budur bence..
Oysa hangi his, hangi başarı, hangi sevinç vardır ki hep en yukarıda, hep rakipsiz kalsın... Aşklar da canlıdır... Onu yaşatan biz değil miyiz?
Çok güzeldi Kardeşim.. Tebrik ve takdirimle...
aşk insanı her halleri düşürür,
birde mektup ile iletişim kurulan eski aşklar yok mu
daha doğal ve gerçekçi.
yüreğinize sağlık üstadım.
güzel bir sorgulama kutlarım usta
Aşık olan insan pek çok zorluğu aşar...
Ama bir yandan da pek çok yeni zorluğu da yaşar....
Öyle fırtınalı ve dalgalı bir denizdir aşk...
kaleminize sağlık sayın Bülent Baysal...
Bir kere daha aynı rüyayı göremiyor insan.. Sevda bitmesini istemediğimiz bir rüya...Ayrılığın iklimine düşen bir şiir aslında bir çığlıktı yürekten kopup gelen...
Sözler ki gözlerin takıldığı o en dip karanlıktan yükselmiş...
Yürekte ki isme...
Çok güzel bir şiir okumanın keyfiyle kutluyorum dost kalemi...
Saygı ve sevgi ile..
Mecnun'u çöllere düşüren, Kerem'in kül olmasına neden olan aşktır. Hayat aşk üzerine kuruludur. Tebrik ederim hoş bir şiirdi.
Bu şiir ile ilgili 77 tane yorum bulunmakta