Dedikodu Yapma, Günahı Kapma.

DEDİKODU YAPMA, GÜNAHI KAPMA.

Merhaba saygıdeğer gönül dostlarım ve kader arkadaşlarım. Kanser hastalarının en çok moralini bozan şeylerden biride hakkında dedikodu yapılmasıdır. Henüz rahatsızlığın başında iken, tedavi süreci devam ederken, teşhis konulmasıyla, ameliyat öncesi veya sonrası kader arkadaşlarımı yaptıkları sınırsız, asılsız dedikodularıyla henüz ölmeden diri diri mezara koymak isteyenler oluyor. Bu durum sadece bir aile üzerinde değil, ne zaman kanser hastalığı ülkemizde görülüp tedavisi olmayan bir hastalık gibi algılanarak, ölümcül olaylarında oluşmasıyla ben bildim bileli yaklaşık yarım asırdır bu söylentiler yapılmakta hatta dedikodularla günah defteri dolduruluyor.

Geçmiş tarihimizde bu olumsuzluklar yaşandıysa o günden bu güne her konuda değişimlerin farkında olmalıyız. Günümüzde erken tanı ile o kadar çok kanser hastası sağlığına kavuştu ki, incelemeye kalktığınızda sağlığına kavuşanlar tedavi süreciyle yaşamını devam ettirenler kaybettiğimizden dahada fazla olduğuna inanıyorum. Artık tüm dedikodulara son vererek beynimizde kanser hastalığının ölümcül olarak algılanmamasını hatta kader rahatsızlığı gibi yumuşak bir üslupla yeni rahatsızlığı ortaya çıkanlara cesaret vererek moral depolamaya devam etmeliyiz diyorum.

Dini inancımıza ters düşen bu gıybet, dedikodular yüzünden çok yuvaların yıkıldığı veya düpedüz zarar gördüğü kesindir. Aslı olmayan şeyleri gerçekmiş gibi gündeme getirmek, iftiralara da kapı açmak akıl karı değildir. bence. Kanser rahatsızlığını, operasyonunu yaşadığım için bu konuda artı eksi sarf edilen sözleri çok iyi biliyorum ve algılıyorum. Kader hastalarımla KANSEV yani Kanser Hastaları Yardımlaşma, yaşatma Derneğinin aktif programlarında bir araya gelip sohbet etme fırsatı bulduğum için. Onların her konuda hassas duygularını çok iyi algılayabiliyorum ve üzülüyorum.

Sanatımın gereği onların duygularına tercüman olup artı eksilerini, hayat hikayelerini ölümsüzleştirmeye, bizden sonraki rahatsızlık yaşayanlara umut ışığı olmaya devam edeceğim kitabımız olacak inşallah.
Bizzat kulağımla duyduğum hakkımdaki dedikodudan örnek vermek istiyorum. Kolon kanserinden ameliyat sonrası doktorumuz kemoterapi öncesi bilgilendirmek için aile ferdini odasına çağırmış. Tesadüf ya bende girmiş bulundum. Doktorum bana senin aramızda olmaman gerekirdi çünkü ben ailenizi bilgilendirecektik. deyince. Bende doktoruma ben rahatsızlığımı biliyorum içiniz rahat olsun çekinmeden gerekeni söyleyin dedim.

Aile ferdim gerekli bilgiler ışığında kemoterapi almam sürecinde ziyaretçi kabul etmediği için bazı ziyaretime gelemeyenler benim durumumun vahim olduğunu sanki ölüm için gün sayıyor muşum gibi asılsız sözlerle gıybet , dedikodu yaparak maşallah geniş çevreye de, köye de yaymışlar. Kendimi toparladıktan sonra köyüme bazen gittiğimde neredeyse sen hala yaşıyor musun gibi imalı, yüzüme manalı bakanlar oldu. Bu rahatsılık tan erken tanıda geç kalınca kaybettiklerimiz de olunca , bende onların cenazelerine katıldığımda sanki yaşamamdan rahatsızlık duyanları da hisseder gibi oluyordum.

Dedikodu hakkında söylenecek daha çok şey var ama en önemlisi Rabbımız kuran ayetinde bana onunla gelmeyiniz,affetmem dediği kul hakkına tecavüz etmek.
Dahasına değinmeme gerek yok umarım ne demek istediğim algılanmıştır. Lütfen kader arkadaşlarımı hiç rencide etmeyiniz, gönül dostlarımda çok hassastır asla üzmeyiniz. Söylemek istediğim diğer sözleri yazdığım şiirlerimle özetleyerek paylaşıyorum, kalın sağlıcakla.

DEDİKODU

İnsanlık halleri gün güne uymaz,
Nefsine uyup da, şeytana tapma,
Söylemezsen eğer hiç kimse duymaz,
Dedikodu yapma, günahı kapma.

Komşunun hakkı ve hukuku vardır,
Yaptığın iyilik, kendine kardır,
Gıybetle oynatma çeneni durdur,
Dedikodu yapma, günahı kapma.

İftira attıkça, kaybın artıyor,
Artıyı, eksiyi Melek tartıyor,
Kimi avaz avaz gırtlak yırtıyor,
Dedikodu yapma, günahı kapma.

Söylenen yalanlar yılana döner,
Fazla gururlanma ocağın söner,
Azabı hak eder dilinde süner,
Dedikodu yapma, günahı kapma.

Kimsenin beynini bulandırmayın,
Zeki'nin gözünü sulandırmayın,
Gereksiz laflara inandırmayın,
Dedikodu yapma, günahı kapma.

DAHA NE OLSUN ?

Bin bir umutlara yürüttün beni,
Her iki gözüne kanlı yaş dolsun,
Lüks hayat vadettin sürüdün beni,
Bedeni çürüttüm daha ne olsun?.

Rutubetli evde mikroplar sardı,
Sümüklü böcekler, fareler vardı,
Düşüne düşüne hafızam durdu,
Hastalık yürüttün daha ne olsun?.

Eli, avucumda ne varsa bitti,
Mutluluk ararken huzurum gitti,
Küçük tarlamı da heyelan yuttu,
Bütçemi kuruttun daha ne olsun?.

Hanemin üstüne fırtına esti,
Merhaba diyenler selamı kesti,
Dostlar gücen dikçe,komşular küstü,
Çevremi soğuttun daha ne olsun?.

İftirayı attın, kendin inandın,
Doğalı bıraktın, renge boyandım,
Zekim sim desende ellere kandın,
Yuvamı dağıttın daha ne olsun?.

ZEHİRLİ

Tiryaki dostlara veriyor zarar,
Israrı sürdüren yuva yıkıyor,
Her insan tertemiz havayı arar,
Ağzından, burnundan duman çıkıyor.

Bağımlılık yaptı nikotin seni,
Asla dinlemedin üzersin beni,
Genç yaşta yıprattın bütün bedeni,
Ağzından, burnundan duman çıkıyor.

Gırtlak, çene, dişin rengi değişti,
Ciğerde, midede leke oluştu,
Kanser tahribatı böyle gelişti,
Ağzından, burnundan duman çıkıyor.

Çevrene duyarlı olamıyorsun,
Bırakmaya çözüm bulamıyorsun,
Kapalı ortamda kalamıyorsun,
Ağzından, burnundan duman çıkıyor.

Zeki'de tiksindi nefes aldıkça,
Çekilmez olursun dışa saldıkça,
Nargile,sigara,puro oldukça,
Ağzından, burnundan duman çıkıyor.

Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi,
ZEKİCE KÜLTÜR ve SANAT EVİ KURUCUSU.

19-4-2018