Yaşı yetmiş beşi aşkın bir ihtiyar,
Tarladan tarlaya etrafı gezmekte.
Arayanı yok belki, kendi bahtiyar.
Kim bilir içinde neler gizlenmekte.
Gözlerinde uzak yerlerin hasreti…
Rengi uçmuş, saçı gitmiştir garibin.
Kırılan yüzünde bükülmüş heybeti.
Zamanı tükendi, az kalmış nasibin.
Bir eli torakta, diğerinde baston,
Eğilmiş de bakar geçen dünyasına.
Bir zamanlar ekin biçer binlerce ton.
Büzülmüş de dalar biten hülyasına.
Bir zamanlar sen asla böyle değildin.
Seni çok görürdüm, ağaçta, torakta.
Şimdi nasıl da bir bedene yığıldın!
Torununun gözünde yaşlar akmakta.
Bir dağ gibi adam nasıl da eğildi!
Zamanın akışına can mı dayanır.
Bastığın yerlerde nice can irkildi.
Dünyanın seline yiğit mi dayanır.
Kayıt Tarihi : 28.5.2022 15:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!