Yalnızlığı rafa koya bilsem
Sabaha kadar konuşsam
Eski bir yer bulsam
İçine girip musluk gibi aksam
Resimdeki kumsallar gibi
Boylu boyunca mendil sallasam
İncitme toprağa girmeden insan
Kalbine yet incinme kimselerden
Tarihe gömülmüş acılardan
Umrumda mı ateş çünkü sen geldin
İkindi sonrası susuz rüzgarın
Buzlu vadilerde sevda tufanın
Gönlün gülü incitmesin
Yılların bıraktığı karanlık bitti artık
Suskunluğuyla sana ait olmayan odaların
Sıkışmış kalmış hüzünlü sevincin
Başkasının acılarına bakarak
Sahibi olmayan mektuplar yazarım
Dayan kalbim üç beş nefeslik
Bir yokluk derinliğinde kayboluyorsun
Katı bir yalnızlık ellerini arıyorum
Kalbime niçin yabancı
Niçin uzaktan sessiz kalırsın
Yüreğin niçin selamı keser hancı
Sana baktıkça kitapların okunsun
Geceler gündüze seslenir ki
Gelsen de, gelmesen de
Bedeninde, sayfa sayfa aşk okunur
Acıyı hapsettin, verildi cezalar
Olur mu yüreğine gözyaşı sel olsam
Gün ışığının bulutları delip geçmesi gibi
Gül teni kandan yazılır sevdalar
Kayıt Tarihi : 21.8.2022 19:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!