öylece geliverdin
tam da dizlerimin üzerindeki kırıkları,
dikerken kendimle...
sen;
hangi zamanla düşürmüştün,
çocukluğumun misketlerini...
maveran bi kadındım ki;
ötelere atmış kadınlığıyla
savaş gömlekleri biçiyordum
yakasız bütün gidişilere.
davetsizdin işte.
aldanırdın dudağımdaki pembenin kokusuna,
oysa,
vişneye çalardı,
hüzünleri,kırılganlığı.
bilmukabil
gençkızlığından kalma bütün saflığıyla
umutkardı yine de.
sokaktaki yalnız düşüp kalkmalara tokdu
teninde saklamıştı
havvanın tövbesini.
boynundan aşağıda
göğsünden yukarıda
bi tarafsızlık kurmuştu
aşk,a mabetinde.....
davetsiz gelmiştin,
hiç sevmediğim,
bu soğuk havalara geçimsizliğime
demli içtiğim bütün çaylarda
balık avladığım çöpleriyle
zeytinyağından bi şarap ile
kırılgan zamanlardayım..
davetsizdin işte,
beklenmiyor ve beklenilmiyordun
geceye yakın saçlarıyla
kendine kara bi kızın
nesi çekilirdi ki,
şu ara...
ayakları yere basan topuklularıyla
düşleri yıldızlara değen gözleriyle
ihtilaflı çelişkiere anavatandım.
hem iyi,hemde kötüydüm.
kendime batırdığım keskilerin
dikiş izleri dolu bileklerimle
kendimi kırma pahasına,
vazgeçtiğim kendiliklerim kaldı ardımda.
geçimsiz saatlere kurulur uyandırma alarmları,
kadın hep uyanıktır uyandırma saatinde.
öncesi hep yaşanmış sabahların
bir kedi inadıyla
hayata yine bir çay demler,
gelişinin bütün davetsizliğine.
masadaki bardak,artık yalnız değildir,
sorma gereği duyar,
kaç şeker? ? diye..
günaydın davetsiz.......
19/01/13/bursa/melek öksüz
Melek ÖksüzKayıt Tarihi : 20.2.2013 13:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
aşk hep davetsizdir, ama; gidişi hep buruk.....
beğeniyle okudum yazarım
dürüst sade paylaşımlar
her zaman saglam yürekten
inci gibi dizilir
ellerine saglık diyorum kutlarım
TÜM YORUMLAR (3)