Hükmü dar yemiş bülbül misali,
Ben dardayken açan güle dargınım.
Gencecik yaşımda, beni yetmiş yaşında,
Eğilip gösteren bele dargınım.
Ne sevdam oldu nede güldüğüm,
Sanki duyulsa şenlik olur öldüğüm,
Bir ekmeğim olsa onuda böldüğüm,
Beni kınayan şu ele dargınım.
Bir yemin edip beni mahveden,
Yurdumdan yuvamdan sılamdan eden,
Başıma olmadık işler getiren,
Damağıma batan dile dargınım.
Tarlada arpamı, bağda bostanımı,
Sürükleyip götürüp acı aşımı,
Yirmi yıldır beklediğim harmanı,
Önüne katıp götüren sele dargınım.
Ne şarkı yapsam acıya çalan,
Çaldıkça yüreğimi parçalayan,
Beni böyle inim inim ağlatan,
Şu gönlüme vuran tele dargınım.
Dargınım ya dargın olmam mı?
Ağzımda dişmi var başımda saçmı?
Sanki yaş gelip bulmuş elli altmışı,
Bu zamanımda beni bulan sene dargınım.
Kızıloğlu yanmış kime ne desin?
Kime darılıp kime gücensin?
Sanki güneşin yere inmiş halisin,
Amma beni vakitsiz yakan göze dargınım.
Kayıt Tarihi : 8.1.2011 17:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mahmut Kızıloğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/01/08/darginim-42.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)