Batmış yüzünde yılların yorgunluğu,
Yüzündeki derin çizgiler, baskı altındaki bakışlar,
Hayal kırıklıkları, sıkıntılar,
Tek bir,
Kendinden çok bu yorgunluk ama,
Elinden tutulan kızların kalıntıları,
Aşklarını, acılarını,
Onların fırtınaları.
Ekmek derdinde, küçük dükkanda,
Sokağın yükü, oh, ve,
İçinde acımasızlık,
Kısacası geçim mücadelesi.
Eli cebinde, ayakta kalma çabasıyla,
"Ağır Kız Kardeş" olmak kolay mı?
Yüreğinde dert var,
Hayatta kalma, var olma çabası içinde,
Özlemini unuttu,
Kızların fırtınasını yatıştırmak için.
Ertelenen umutları,
Arafat'ın hasretinin yamaçlarına,
Bir günde saklandı,
Bir köşe başında,
Gelecek göründü,
Belki umutlar, umut yok,
Hiç tadına bakmadı, ama aynı zamanda,
Annelik özlemi, özlemi,
Adını koy.
Sokaktan aldı,
Tehlikelerden,
Çirkinlikten,
Aşkla yıkadı,
Tüm kirliliklerden arındırdı,
Tüm kötülüklerden,
Annelik duygusu,
Çocuğa olan sevgisini kutsadı,
O küçücük kalbinde cevap verdi,
Aşk seli.
Hepsinden iyisi, unvanlarınız,
"Ağır Kız Kardeş", kendini taçlandırdı,
Her biri evlat edindiği kızlardan "anne" ibaresi ile süslenmiş,
Senin dünyan yalnız,
Asla aldatılmayacak,
Asla terk edilmeyecek,
Çınar ağacı onun kalbi olduğunu sandı.
Ama bu dünya kirli,
Bir kere elini attı,
Hem çocuğa,
Tüm masum kalplere,
Küçücük aklıyla şeytana uydu,
Hançeri vurdu ve bir gün oda,
Biz değildik, çoğu yerine,
Anne yüreğiyle.
Emeği için ağlıyor, şimdi "Ağır Kız Kardeş",
Son darbeyle yanan, şimdi "Ağır Kız Kardeş",
Damla damla, yarası kanıyor.
Kayıt Tarihi : 17.8.2022 23:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!