Yuvarlandığım yarda tutunabildiğim dal
Çıtırdıyor an be an, ha koptu ha kopacak
Yitmiş evsafı aşkın, erimiş petekte bal
Bulunur mu son demde şefkat sunan bir kucak
Ey her zerresi meçhûl, muazzam terkip vücut
Kürre-i arz gibisin, devasa ve bîhudut
Manâda yüce herşey, maddede ise mahdut
Tefekküre gem yoktur, mahpus olan kol bacak
(Ağustos 2001 - LÜLEBURGAZ)
Zekâi Budak
Kayıt Tarihi : 6.5.2017 19:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Zekâi Budak](https://www.antoloji.com/i/siir/2017/05/06/dal-25.jpg)
Unutmaya çalıştıkça hatırlıyor; hatırlamaya çalıştıkça dilinin ucunda geziniyordu! Hayatını önüne koydu, bütün aynaların karşısına geçti; kendini ne de (çok) unuttuğunu gördü! En yakın zamanda (şimdi) kendini kendine çağırdı: “Burda mısınız?!...”
İnsanlıktan ne zaman özür dileyecek bu tüketim üreten çağ? Şimdiki zamanlarımızı duymayalım diye önümüze o kadar çok oyun oyuncak atıyor ki...
Tebrikler
...Ve sizi cesurlara yazalım çünkü şimdinin/ufkun/sonsuzluğun peşindesiniz.
TÜM YORUMLAR (1)