Sürükleniyorum...
Özgürlüğün sesi zanneder dururdum,
Lakin sürüklenişimin hışırtısıymış meğer duyduğum.
Özgürlüğe koşarken, başka bir dünyanın meçhulüne yuvarlanıyormuşum.
Meğer.
Kendimi buldum derken,
kendim oldum derken,
hep bunun için çabaladım derken...
kendimi kaybetmişim meğer.
Ben...
Kaldı mı benden geriye birşey.
Allahım.
Neler düşünüyorum...
Patlayan silahın sesini
duyuyorum şimdiden.
Hışırtı... Sürükleniş.
Yuvarlanış. Patlama.
Artık yüzünü gösterip gösterip kaybolan o ışık olmayacak.
Dağılıp dökülen ışıltısız kan.
Siyahla bütünleşen...
Daha da siyah.
Daha da siyah.
Artık yüzünü gösterip gösterip kaybolan o ışık olmayacak.
Daha da siyah.
Tam siyahın içinde.
Mutlu olacağım belki.
Ümitsiz olmamalı artık belki.
Belki de cennete giden farklı bir yoldur benim yolum.
Daha da siyahın ardında.
Hak ettiğimi düşündüğüm
o mükemmel son
belki de böyle bir sondur.
Değil mi ki herkesin
düştüğü bir çukurdur nihayetinde.
Seninki de işte eşsiz bir çukur.
Siyah.
Daha da siyah.
Daha da siyah.
Kayıt Tarihi : 8.7.2017 10:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)