Dağ meltemi Şiiri - Kpt Yılmaz Bektaş

Kpt Yılmaz Bektaş
204

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Dağ meltemi

Meltemdi doğrudan yüzüme hafifçe esen
Günbatımının eseriymiş doğruysa söylenen
Kısa günün peşinden gece çok uzamıştı
O an gönlümü bir düğünün heyecanı sarmış
Suya inen yıldızlardan ay yüzünü asmıştı
Ağaç gölgesinden kökünden sökülürken
Düğümün çözülmesiydi bu binde bir görülen
Söylenen söz henüz kördüğüme dönmeden
Elindekinin değerini bilip, dillere düşürmeden
Geceyi aydınlatan yağmur da henüz dinmeden
Nihayet İçten bir yol bulunmuştu huzura erdiren...
Daldan, ottan, çiçekten daha çok suya doymuştum
Yeşildi paçalarım ve mavi olmuştu yakalarım
Gönül gözüm olmasa göremezdim hiç bir şeyi
Göğün en yükseğinden gölün en derinine
Bardaktan boşalırcasına yağmuru yağdıran
Nasılda büyük bir buluttu o öyle kocaman
İliklerime kadar ıslandım ayağım kaydı düştüm
Canım çok acıyordu karnım ağrıyordu, üşüdüm
Sokulmuştuk soğuktan iç içe her kim varsa
Tek tek yürürken tepeye doğru kıvrılan yoldan
Kuş uçumu mesafeden üç kuş gördüm, güneye uçan...
Kış mı geliyordu yoksa daha bahar bitmeden!
Mevsim mi değişiyordu korkularımla yüzleşemeden?
Korkudan gözlerim kocamandı kendimi görmekten
Sırnaşık sarmaşıklar dolanıyordu ayaklarıma
O gün güneş doğmadan aydınlığa kavuşamamış
Bir taşa yaslanmış ve güya çok yaşlanmışım
Derin ve çok uzun bir uykuymuş o daldığım
Hoş bir meltemle başlayıp fırtınayla sona eren
Bir rüya olmalıydı bu istemeden kabusa dönen
Oysa her gün yeni bir gündü, sabahından başlayan
Ya ben geç kaldıysam dedim geçmiş eski bir olaydan.
Belki hep meltem esmeyecek ve bir daha dönmeyecekti
Ama ben güne dönmeliydim hemen, yarın çok gecikmeden
Bu neyin acelesi, kaygılardan kurtulmak gerekirken
Ya yarın bir fırtına koparsa tüm umutları bitiren
Yaralarımız depreşirse yüzümüzde iyileşemeyen
Çatılar uçar ve evsiz barksız kalırsak yeniden
Görünmeden yaşanmaz ki başa gelip de çekilen
Durmayı bilmek gerekiyor iki ayağın üstünde birden
Eğrilmeden, bükülmeden; net konuşmak vakti artık
Hayata diklenmeden ve çok fazla da ah vah etmeden...
Önce ektiklerine sonra da biçtiklerine bak vakit geçmeden
Zararın neresinden döndüğüne göre tercihin ne bilemem
Geçilen yollar geride kaldı ve artık önümüze bakma zamanı
Dönecek bir özümüz, bir baba ocağı veyahut köyümüz var mı
Sözümüzden dönmediğimiz sürece ne fark eder sahi!
Ya su gibi akarsın ya da olmadı durup öylece kokarsın...
Kim söylediyse doğruyu söylemiş; mormuş en yakışan renk
Onca rengin arasından seçebildiğim kendi ruh halime denk!
Düşününce; İyice bir Cesur olmadan önce iyice korkmak lazım
En güvenli limandır korku, aksi halde sen şiiri baştan tekrar oku
Bakarsan görürsün, bakmışsın görmüşsün belki de fark etmeden….

Yılmaz BEKTAŞ

Kpt Yılmaz Bektaş
Kayıt Tarihi : 19.5.2023 16:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Kpt Yılmaz Bektaş