Çuvaldız ve iğne olayı**...

Zafer Zengin Etnika
1608

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Çuvaldız ve iğne olayı**...

.

Hece ve hiciv konusu hakkında gerçekten yetkin
insanların tartışmasında fayda var diyorum. Burada en önemli
sorun, tartışmanın sanal içinde kalması.Fikrimce,
hecenin genel olarak çok iyi örneklerini artık göremiyoruz
Okuyucular ve şair arkadaşların çoğuda bir konuda hem fikirler
Biz sürekli bu konuları tartışıyoruz oradan biliyorum
Serbest yazan arkadaşlar heceye karşı soğuktur
Bende bunların içindeyim, türkü olurlarsa fena olmuyor
Müzik desteğinde gayat oturaklı, hem okunası hem dinlenesi
güzel eserler var. Hicivle ilgilide en büyük eksiklik bence
mizahi yaklaşımın unutulması, Mizah eksik kalınca hiciv
otomatikman hakaret gibi oluyor. Haliyle karşıdaki insan
ona karşın edebi ve hoş bir yanıt vermesi zorlaşıyor
Bu konuda görülen ve anlaşılan o ki durum bu son saptamada
Karşılıklı hicivleşen iki arkadaşta genç bildiğim kadarı ile
O yaşlarda normaldir, Bu yaşı yaşamış insanlar o ruh hallerinide
gayet iyi bilirler. Tecrübe eksikliği en büyük handikaplardan biri
sanırım. Görünen o ki çokda zekiler. Bütün bunlar ışığında
tartışmanın ölçülerinin daha öğretici olması beklenmelidir.
Heceyi sevmeyen bir şair olabilir mi, bence olabilir. Olmaması
şaşırtıcı olmalı derim. Şairin kendini ifade için sınırlı kalması
Birilerinin ' bana hece yazmazsan adam yerine, şair yerine koymam 'demesi
ters bir şey tabiki, Kaldı ki serbest vezni sevmeyenlerde bunu
açıkca beyan ederler. Bir çok hece yazan arkadaşımızında
serbest vezni sevmediğini basit bulduklarını biliyoruz.
Şiir ve edebiyat içinde bunlar uzun zamandır tartışılan konular.
Halen bir sonuca varılmışta değil. Tercihlerimiz var.
İnsan olarak şair olarak bunları kullanmamızda
son derece doğal. İnsana saygı, emeğe saygı bunu ister zaten.

Türk olarak, bir müslüman olarak, erkek olarak, kadın olarak
neleri yapmamalıyızdan ziyade, İnsan olarak neleri yapmamalıyız
çok daha önemli kanımca.

Mesela bizden küçük bir insana bir şeyler öğreteceksek,
bizle aynı görüşte değilse, ona büyüklük yapmaktan vazgeçmek
direkt bir düşman, kötü insanmış gibi davranmak. Doğru ya da yanlış
davranışlarını onunla paylaşmamanın bize getirisi nedir.
Kızıp bağırıp hakaret etmeyle, kendi dünya görüşümüzü ona
yanlış anlatmayla doğrusunu mu yapıyoruz acaba. İnsanı
daha tanımadan baştan silmek mantıklı mı. Ölenler için üzülmek
sadece bir müslüman ölünce müslümanın üzülmesi gereken bir şey mi.
Ya da bizler sadece bir türk ölünce mi üzülmeliyiz. Haksızlık, adalet,
insan onuru için bize düşen sorumluluklar yok mu. Irkçılık, din mezhep
ayrımcılığı insana yakısır mı. Daha sorulması gereken bir sürü sorular
ve verilmesi gereken cevaplar var. Empati kurmak çok alışıla gelmiş
bir olay olmadığı için özellikle bizim gibi toplumlarda, hasım diye
gördüğümüz insanı tepelemeyi ilk görev saymak gibi büyük bir
yanlışın içinde bulunuyoruz. Şahsen ben üzülüyorum. Özellikle
şiir için yapıyoruz bütün bunları diyen insanlara kızıyorum.
Karşı fikri yazmazsa, o insanı nasıl tanımayı düşünüyorsunuz.
Düşman dahi olsa ne yapmak istediğini, ne düşündüğünü
anlamaya, bilmeye çalışmak bence en olumlu olanı, davalar
milliyetler ve dinler için bütün bunları kenara koyup bir şeyler yapmak
insanları aşağılamak, ceza kesmek, topraklarından etmek, dışlamak
ve sonuçları bir çok acı örnekle görünüyor. IRKÇILIĞI, DİN TÜCCARLIĞINI
marifet sayan bu ucube insanları ben şahsen sürekli kınıyorum.

İnsanlar doğduklarında milliyetlerini, dinlerini, annelerini, babalarını, kardeşlerini
seçemezler. Sonradan reddeder veya benimserler. Bir insan sırf hıristiyan
diye, sırf çinli diye ondan nefret etmek çok cahilce bir hareket diyorum.
Bu konu sürekli bir yerlerde karşımıza çıkıyor. Onurlu, mert, delikanlı
düşmanım olsunda, salak aptal dostum olmasın diyen insanlara bakıyorum.
Ölçüleri o kadar başka çıkıyor ki, demek ki diyorum; Bu insanlar
herşeyden önce daha kendilerini tanıyamamışlar. Bütün bunlara rağmen
başka bir insanı hemen tanıyıp düşman olarak kabul edebiliyorlar.

Bu konu dün geceden beri kafamı kurcalıyordu
Denkliklerimiz yok, buna rağmen kavga ediyoruz.
İki insan kavga ediyor, aradaki yaş farkı 20 küsürlerde
Edilen laflarda bakıyorum, Dinine milliyetine tu kaka diyor
Yau sen annenin karnındamı seçtin varlık nedenlerini.
Hepsini geçtik. Bir erkeğin bir bayanlar tartışmasında
çizgi aşıldıysa en güzel cevabı susması olacaktır.
Tuhaf bir haddini bildirme, ezme sendromu içindeyiz

Çocuk çocukla, delikanlı delikanlıyla, kadın kadınla,
yaşlı yaşlıyla tartışırda kavgada eder. Karşı olsakta
kavga hayatın kaçınılmazlarından. İnsan aczini en
belirgin olarak dışa şiddet vurumu ile gösteriyor.
Buradaki sorumluluğumuz taraf olmaktan ziyade
insan olarak yanlış anlaşılmaları, yapılan haksızlığı
ya da doğru olanları gösterip hatırlatmaktır.

Bir türkiye cumhuriyeti vatandaşı olarak büyüklerimden
gördüğüm ve öğrendiğim, büyük veya olgun bir erkek
kadınlarla ve çocuklarla yüz göz olmaz, yaşlılarla, güçsüzlerle
kendine büyüklerle kavga etmez ve en büyük delikanlıklık
'EFENDİLİKTİR' diye bir sözümüzde vardır.

İdeolojik görüşünle ve inancınla ilgili 'iyi örnek' olmak
o saygı duyulan şeylere karşı en büyük vazifedir.
İdeolojiler ve inançla ilgili görüşlerde cengaver kesilmek
asıp kesmek, yargısız infaz yapmak, aşağılamak cahil
ırkçı faşist zihniyetteki insanların davranışıdır diyorum.
Onlardan ne kendi davalarına, ne inançalarına, ne de
insanlığa bir katkı sunabileceklerine inanmıyorum.
Bence onlar asıl kendi değerlerine zarar veren
düşman diye gördükleri insanlardan daha zararlıdırlar.
Bakınız bir sürü örneği var.

Şairlerin ruh halleri üzerine
çok şey söylenebilir yazılabilir. Benim gördüğüm
ve izlenimlerim şair olan insanların toplum içindeki diğer
insanlar gibi çevresini ve olayları yorumlamadıkları.
Bu onları farklı yapıyor haliyle. Bu durumu sosyal çevreye,
aileye, ruh hallerine vs. şeylere bağlayabilirsiniz. Farklı
dünyalardan olsalarda tüm zıtlıklarına rağmen bazı
konular hariç insanların çok kolay bir araya geldiğine şahit oldum
Bir araya gelince, inancınız ve ideolojiniz sizin önünüze
geçmemeli, geçerse 'insan' olmanın önüne geçip insanlığı
bu hallere getiren fikir ve davranışlara söyleyecek bir çift lafınız kalmaz
Parçası olur çıkarsınız. ' Ejderhayla uğraşan, ejderhaya benzer' sözü
sanırım düşünen insanlar için çok güzel örnek olacaktır.

Bir şeyler üretmek için emek, zeka, bilgi birikimde gerekli.
Çoğu arkadaşımıza yazdıklarıyla ilgili en samimi en zararsız sözler bile
küfür gibi algılanıyorsa, şiir adına, şair adına çok fazla
yapılabilecek bir şey yok. Katkı sadece okumaktan öte
geçemiyor. Yalan yanlış laflarla, sadece gönülleri hoş
tutmayla şiir ve edebiyat adına bir şeyler yapmış sayılmayız
diyorum. Eskiden insanlar burada tartışırlardı. Şairleri,
şiirleri, gündemi tartışırlardı. Şimdi bakıyorum meydan
cahil cühela bir şey üretmeyen, üreteni engelleyen,
derdi sadece polemik olan, bir kaç duygu aktarımını
şiir işte diye insanlara okutan insanlarla dolu.
Sadece duygu ile şiir yazılamayacağını biliyorum.
Zeka, bilgi, dil bilgisi vs. ile çok güzel şeyler üretiliyor.
Elbetteki bütün bunlarla duygularımız harmanlarsak
gerçekten çok hoş eserler vereceğimizden şüphem yok.

Yorumlar konusunda çok eksiklikler var, Yaptığımız
yanlışlardan bazıları şunlar;

Yorumlarda eksik olarak gördüğümüz şeyleri
yazdığımızda yorumlarımız siliniyor. Neden siliyorsunuz
efendim? .. küfür, hakaret mi var. Sizi okunmaya değer
bulmuş insanlar gelmiş okumuşlar işte. Buna karşı tavrınız
yanlıştır. Yorumdan niyetin samimi olup olmadığına bakınız
Samimi ve ölçülü bulmuyorsanız elbette ki engelleme ve silmeye
hakkınız var. Şiir konusunda bir çaba içindeyseniz bununla ilgili
olumlu ya da olumsuz bir çok görüş alacaksınız. Ben şiir yazmak
istiyorum diyorsanız bence bunlardan faydalanınız.

Şiirinizin altında en küçük şiirle ilgili bir yorum eleştiri vs.
yoksa eğer siz öylesine yazıyorsunuzdur. İddiası olmayan
bunu açıkca söyleyen bir sürü arkadaşımız var burada, Açıkca ben
okuyucuyum diyorlar, Yazdıklarım kendi dugusal aktarımlarım
şeklinde belirtiyorlar. Küfür hakaret olmaması kaydı ile şiirlerinizi
yoruma açık tutuyorsanız, yorumları silmeye hakkınız yok. Beklentileriniz
yok ise astığınız şiiri yoruma kapayın olsun bitsin.
Yorumların önemi çok fazladır. Bütün bunların ışığı altında
Şiir adına katkısı olan. Kendini aylar içinde çok geliştiren bir sürü arkadaşımız oldu.
Eleştiri ve yorumları ciddiye almaları sayesinde özellikle şiir ile
ilgili bir sürü kazanımları oldu. Dilerim bu ön yargı herkes için uygulanmaz
Gerçekten az da olsa şiir adına paylaşımlar olur. Söylenecek elbette çok şey var
Benden şimdilik bu kadar.

Zahmet edip okudunuz, yazamadıklarımı yazarsanız katkınız olur.

Saygılarımla.

06 / Bugün

Zafer Zengin Etnika
Kayıt Tarihi : 4.8.2006 13:39:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Sevil Nizamoğulları
    Sevil Nizamoğulları

    her kelimesine katılıyorum sevgfili Zafer.. Önce insanız sonrada şairiz galiba. galiba diyorum tekniğini bilmek, kelimelerle ustaca oynamak sayfalarca yazmak şair yapmıyor insanı şair ruhuna sahip olmak gerekiyor bence.

    Şiir siyasisi olur, dini olur, lirik olur vb olurda olur ama şairin sadece insan olanı olur. Hece yada serbes şiir şiirdir ve bu tartışma yıllarca bitmedi bitmezde önemli olan her ikisinide bilmek ama en çok sevdiğimizi kullanmaktır bence. Yorumlara gelince şiiri yorumlamak farklı eleştirmek farklı. Şiir hakkında teknik şeyler yazmak haddim değil ve duygularımı yazıyorum ben ve b u sitede bir çok kişinin böyle yaptığını biliyorum. Sanalda olsa bir çoğumuz yüz yüze görüşmüş tanışmış insanlarız ve bir çok kez görüşeceğiz daha. önemli olan bu görüşmelerde el sıkacak yüz bırakmak diye düşünüyorum ve tehtide, küfüre hakarete varmadan tartışmak. Hatta tartışma bittiğinde kucaklaşmak en güzeli...
    kişisel sorunların şiirlerle ve şiirler altında tartışılmamasından yanayım ayrıca.

    Cevap Yaz
  • Selma Şengören
    Selma Şengören

    Görüşlerinize katılıyorum ve tüm insanların eşit olduğunu, fikirleri ne olursa olsun hoşgörü ve saygı ile yaklaşılması taraftarıyım..önemli olan yüreğindeki insanlık duyguları ve özünde samimi olmaları..

    Mevlana ne güzel söylemiş..

    Haydi şu benlikten kurtul, herkesle anlaş, herkesle hoş geçin. Sen kendine kaldıkça, bir habbesin,

    bir zerresin fakat herkesle birleştin, kaynaştın mı, bir ummansın, bir madensin! Bütün insanlarda

    aynı ruh vardır, ama hepsinde de aynı yağ bulunmaktadır. Dünya da çeşitli diller, çeşitli lügatler var,

    fakat hepsinin da anlamı birdir, çeşitli kaplara konan sular, kaplar birleşirler, bir su hâlinde

    akarlar. Tevhidin ne demek olduğunu anlar da, birliğe erersen, gönülden sözü, mânâsız düşünceleri

    söküp atarsan, can, mânâ gözü açık olanlara haberler gönderir, onlara gerçekleri söyler.

    Gel, gel, ne olursan ol yine gel. İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel. Bizim dergahımız, umitsizlik dergahı değildir. Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel...

    Mevlana Celaleddin-i Rumi

    Sevgi ve Saygılarımla..




    Cevap Yaz
  • Nurdan Ünsal
    Nurdan Ünsal

    Herşeyi yazmışsın sevgili Zafer..Eline ve yüreğine sağlık bize birşey bırakmamışsın...

    İyi bir iç dökme olmuş.Yararlı olacağına inanıyorum...

    Sevgiler...Nurdan Ünsal

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Zafer Zengin Etnika