Gittiğin gün gözlerimde asılacak
Ankara;
Güvenpark'ta kuşların gagasında öpeceğim
Yağlı ilmeği.
Kızılay'da iteceğim sehpayı
Ve ellerinden öpeceğim
Parmağını çıkar gözümden
Ey ruhi dilber!
Sana diyorum; sana
Anlasana..
Çek gözümden parmağını,
Nerefyonya
(Bakar anlamaz)
Neye bakacaktım şaşırdım
Şaşırdım onca olup bitene
Tanıyor muyum kendimi
Sanırım yıktım bendimi
Kimlere sorsam derdimi
Sen adresini veriyor
Susuyorum delikanlım
karanlık, yakamozu bu hanenin
üstüne yürüyorum gececek
gündüzleri güneşe bıraktım
içimden şimdi ay geçecek
sen bulutlarını sulayacaksın
gökyüzü saçlarına inecek birden
Ruhlar üflenir surlara
Bakışları tırmandırır sancaktar
Bu benim eski yüzüm
Yokuşlara tırmanmakta bedenim
Ruhlar üfleniyor
BEDENİMDEN İĞRENİYORUM
güruhun dikeni batıyor tenime
geceden esir aldığım gün batımının kararında
erken yaradılışın hikmeti mi bu Adem baba
tenim neden yaralandı
Bu şehir benim mi?
Minareleri kulağımda mahşerin uğultusu,
Yokluğumun sarıldığı gök kubbe,
Azad edilen var oluşun darbeleri dıştan dışa,
Resmi çizilmemiş bir dua..
Bu ben miyim? İçimdeki ben kim?
Kendimi sevemedim usta
Bir gönül erbabını sevdikten sonra
Aşk iki sevebilir mi usta
Kendimi nasıl severim
Onu sevdikten sonra
Çok acı çekiyorum çok!
Ahvalimi anlatacak hal kalmadı bende;
Ektiklerimi biçiyorum belki de,
Ahını almadım kimsenin amma!
Çekeceğim varmış deyip, atıyorum kalbe..
Bu şiirin ilham perisi
Değerli şair ve yorumcu Cumhur karacadır....
-***Ihlamur Kokusu (Şiir Yürek'li Tarkan Köksoy'a itafen)
Sokaklar rengarenk bahara boyanmış
...Radyoda eski kırk beşlik çalıyor
Şu parkta sallanan benim dünyamı
Ihlamur kokusu sen miydin yoksa