Çukurova Şiiri - Sevim Aslanalp

ÇUKUROVA

Bereketle birlikte, anılır Çukurova,
Ayakta bunca yıldır,tarihe mıh kakıyor.
Yaradan’ın lütfuyla,boş kalmamış hiç kova,
Kokusu sanki güldür,bülbül ona şakıyor.

Zamanın bekçisidir, Seyhan saat kulesi,
Tarihi evlerinde doyar gönül selesi,
İnancın desenidir,camisi,kilisesi,
Işığa çıkan yoldur,tabuları yıkıyor.

İlk çağların gür sesi, Magarsos ‘la duyulur,
Yer altı şehrindeyse, sessizliğe uyulur,
Maviyle, yeşil renge, Karataş’ da doyulur,
Beyaz bayraklı ildir,ufka barış ekiyor.

Aladağ Ortaçağın,elini tutan yardır,
Anoşka kalesinden bakmak insana kardır,
Pozantı ‘da Toros’un,Gülek geçidi vardır,
Aşk ile coşmuş seldir,gönül keşfe çıkıyor.

Yıllardır sürer gider,festival Altın Koza,
Sıcağı başka sıcak pişirir başta boza,
Pamuk süsler toprağı benzer akça bir kıza,
Sanatla çalan zildir şirin şirin bakıyor.

Yumurtalık da dimdik Misis’ in antik şehri,
İskelede gezmenin yarına olmaz tehri,
Yüreğir’in gözüyle, çekilir her bir kahrı,
Işığı tutan koldur,bakın meydan okuyor.

Allahın adamıdır bizim Adanalımız,
Kebap yendikten sonra Karakuş finalimiz,
Düğünde başka oynar elleri kınalımız,
Ne üretken bir eldir, şaheserler dokuyor.

Karaisalı’dadır, mazinin ipek yolu,
Alman köprüsü hala bakın hareket dolu,
Mesire yerleriyle donanmış sağı,solu,
Çiçekle dolu daldır,misler gibi kokuyor.

Halep kervan yolunda Adana’mın Ceyhan’ı,
Yaşar-Orhan Kemal’le, yörem yazarlar hanı,
Göksu rafting durağı Feke tapınak yanı,
Aydınlık esen yeldir, hayat hızlı akıyor.

Tufanbeyli deki Şar olmuş Hitit yöresi,
Anıtlara kazınmış,asırların töresi,
Eksilmez bu bağırda yaşamanın süresi,
Sağlam mı sağlam çildir,duruşuyla yakıyor.

En güzel beldesidir, Anavarza Kozan’ın,
İnan gidesi gelmez, gelip,gezip tozanın,
Dünyada yeri yoktur, bu cenneti bozanın,
Halleri başka haldir, mıknatıstır çekiyor.

Bahşedilen güzellik, bilin, tanrının işi,
Gönüllü esir olur, burada mutlu kişi,
Her şey yerinde kalsın,çekmesin doğa fişi,
Yaşayan şanslı kuldur, insan akıl takıyor.