Çözülmüş Bir Sırrın Üzüntüsü Şiiri - Yor ...

harika bir şiir

Sevgili abimiz Süleyman Çobanoğlu'nun elden ele dolaşan bir şiirini getirdi aklıma bu sefer şiir...yayınlanmış bir şiir mi bu bilmiyorum,telif ve hak konularında kendisinden helallik dilerim peşinen..ama yazmalıyım şimdi ..

...
benden daha ne olur yürür yalan söylerim
bir şey acır içimde bu göğsüme ne kattın
sende noksan bulmadım şu yerle gök yanarken
attığımda o oku ben atmadım Sen attın

Rab bu nasıl denizdir yüzme bilen kuşu yok
içimde acır bir şey bu göğsüme ne kattın
anlar gibi olmuştum yetmiş üçte bir cuma
attığımda o oku ben atmadım Sen attın

geçer gider hacegan ve ahular ve zaman
acır bir şey içimde bu göğsüme ne kattın
bilmem değmişse bile ağa yahut karaya
attığımda o oku ben atmadım Sen attın
...

Anlar gibi oluyorum 09 da bir cumartesi..saat 12.20.. ah bu saat 12.20'ler..ah..
:)

Sen de benim hediyem ol bu gün şiir.. Bu günlük kimsenin olmayıver..

Sözcüklerin birleşimi bu kadar güzel bir şiir oluşturabilir ancak. Hayranlıkla okuyorum şiirlerini saygıdeğer şairin.
'Sözlerimin anlamı beni ürkütüyor
böylesine hazırlıklı değilim daha.
Bilmek. Bu da ürkütüyor. Gene de biliyorum:
Kapanmaz yağmurun açtığı yaralar çocuklarda.'

Çözülmüş Bir Sırrın Üzüntüsü

bütünüyle has bir çalışma

bir şiiri oluşturan üç unsur ; his,us ve imge müthiş bir şekilde işlenmiş...

'doğadan bir vahiy bekledimse boşuna
baktım akşam herkesin kabul ettiği kadar akşamdı
hiç bir meşru yanı kalmamıştı hayatımın. '

Harika bir şiirdir!
Çözülmüş sır ölüdür. İnsanın üzüntüsü bu ölümedir. Çözülen sır, sokağın çıkmazına varmaktır; biten yollar SIR değil arzu olabilir niçenin söylediği gibi: 'insan arzuladıklarını değil, arzularını sever.'

nelerse ki yaşamak sözünü asi kılan


muhalifx...........

nelerse ki yaşamak sözünü asi kılan



muhalifx...........