Üstü, başı perişan
Ne şöhret var,ne de şan
Çöplükleri hep o dur
Sokak sokak dolaşan.
Elde kakma araba
Aldırmadan mikroba
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Emekçileri unutmayan şair YAŞAR YARAMIŞ
Ekmek parası için çalışan helal para kazanmak için hiç bi işten gücenmeyen insalar olması çok güzel
Ennn güzel şiirlerden biri bence Tebrikler ?? ??
Enn güzel şiirlerden biri bence Tebrikler ????
Hocam harika be
emege sayğın olsun yemeğe hakkın olsun evet hoçam emeğe insana sayğısı olmayanın kayğısıda olmaz onlar emekci ellerinle bedenleriyle ekmek peşinde koşanlar hiç bir zaman tepeden bakmayalım insanlara hergün gördüğümüz insanları fark etmeden geçip gidiyoruz sanatçı ruhu bu işte hemen yakalamış olayı kutluyorum kaleminizi
Zor zaman geçirenleri ve çöpçü diye mesleğine göre insanları yargılayamayız. Çok güzel anlatmışsınız hocam. 12-L 4510
Tarlada izin olsun ki harmanda yüzün olsun....
Kutluyorum değerli toplumsal mesajlar veren şiirinizi ve sizi sn. Yaramış. Nicelerine. Esenlikle...+
Gerçekten zor yaşamı anlatmışsınız alın teri ile kazanılan paraya her zaman saygı duyulması gerekir güzel anlatmışsınız tebrikler.
öncelikle duyarlı yüreğinizi kutlarım izninle bu minvalde bir şiirimi ekliyorum Selamlarımla.
Şehrin Vicdanı.
Şehir derin uykusunda,
sefiller misali dolaşıyor itler.
aranır öteden öteye,
havlar durur korkusuzca,
böylece arar rızkını.
aynı sokakta, donmuş zaman aralığında;
her şeye inat mağrurca yürür bir çocuk.
Babasının gölgesine yapışık,
bir yay gibi gergin,
bir o kadar da yorgun.
Yürür hedefine gecenin karanlığında,
Karanlık insana inat,
gece ona hem hayat, hem memat,
bir ümitle eğilir çöp yığınlarına.
Böylece bel vermiştir garip ve muhteşem babasına.
Hayallerini de sürükler yüküyle, peşinden ağlayarak,
bir İstanbul ayazında.
O çöp senin, bu çöp benim diyerek,
çeliğe verilen su misali, çelikleşir bedeni.
Boğazın serinliğine karışırken şafak,
seyreder bu güzelliği hayallere dalarak,
Hırsla adımlar sokakları emeğini alarak,
Dolaşır durur cadde sokak,
Gah yayan, gahı yalın ayak.
Çöp toplar babasıyla çocuk.
Şehrin vicdanı sanki,
Geçer paha biçilmez yalıların önünden!
süzülerek...
Bu dünyada olup biteni.
Hatırlatır herkese, alenen apaçık.
İlgisiz bakışlara, nefret kurşunları olan bakışlarını
yağdırır acımasızca.
bir nebze daha yabancılaşmıştır şehre.
Her şeye rağmen devasa bir kamet,
Bir baba vardı önünde,
Birde devam eden hayatı.
Mihnetsizce karıştırır çöpleri hışımla, onuruyla bir yaşam,
Onu hayal dünyasından uyandıran,
Ansızın başlayan ezan.
Allah-u Ekber, Allah-u Ekber..Bir bahar doldurdu yüreğini.
bir duvar dibine bırakıp emeğini,
usulca adımladı abdest mahfilini,
Ruhunu arındırdı, serin berrak sularla,
Tekbire durdu Rabbine dualarla,
Secdeye varan babasının seyrine daldı
İhlasla eline bir tespih aldı,
Kehkeşanlarla birlikte Rabbini zikre daldı
Şehir artık onun için, çok çok gerilerde kaldı,
Rabbin huzurunda öylece kala kaldı.Atila Yalçınkaya
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta