Mırıktıl köyünden geliyor zorludur yolu
Çolak namını almış özürlü kolu
Şoför mahallinden yer ayıramaz orası dolu
Şehre yolcu taşıyor çolağın kamyonu
Köprü yokken nasıl geçerdin Surfaz'ın çayını?
Döne döne inerdi çat dağının bayırını
Yolcular; kasada, üst bagajda, düşünür mü canını
Çolağın kamyonu geliyor Mevlam vere hayırını
Çolağın kamyonunun düdüğünün sesi geliyor
Yolcu, şapkasının siperini ters çevirip kasasına biniyor
Yol paralarını da kamyondan inerken veriyor
Haydi, çolağın kamyonu şehire gidiyor
Yusufa'dan sonra Mırıktıl köyü yolunun sonu
Kül gibiydi, ne çok tozardı Surfaz'ın yolu
Gitmek isteyen köylüler beklerdi onu
Şehre yolcu taşıyor çolağın kamyonu
Şehirden köylere dönüşü ikindi sonu
Yolcularla, eşyalarla dolardı çolağın kamyonu
Ağalara, beylere ayrılırdı kamyonun önü
Böyle geçerdi çolağın kamyonunun her günü.
Durdu Yüce
Kayıt Tarihi : 2.7.2020 21:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Besni-Surfaz çayının üzerinden geçen ve yazı köylerinin ana geçiş güzergahı olan yol, surfaz çayının üzerinden, suyun içerisinden geçerdi, çok az sayıda da olsa geçen vesaitler suyun içerisinden geçerdi. Muhtemelen 1966 veya 1967 yıllarında surfaz çayının üzerine yapılan tek şeritli betonarma köprü sayesinde suya girmeden köy yollarına geçiş sağlandı.Söz konusu köprünün yeri de dedem Abuzer-i Aşey'e aitti (Abuzer Yüce) o zamanın hükmüne dedeme 23.bin lira yer bedeli verdiler. Nihayetinde köprü trafiğe açıldığında kamyonuyla Mırıktıl-Besni arası yolcu taşımacılığı yapan çolağın kamyonu köprüden cesaretle ve korkmadan geçen ilk araç olduğu için, asker resimli elli liralık banknotluklar vardı, çolağın kamyonuna elli lira ödül verildi. O zamanlarda zaden fazla bir araç, vesait yokturdu.Köprü hale işlevini devam ettirmektedir.
TÜM YORUMLAR (2)