Cemaline yanıp tutuşurken özleminden ey güzel!
Sonsuzluk boşluğunda iğne deliğini arar dururum.
Dert yüklü devenin hörgücünde erirken zaman,
Sensizliği bir içim su gibi geçer mi sandın yine?
Issız çölde sana hasret kaldı yanan dudaklarım,
Bir serap belirir uzaklardaki vaha sandığım yerde.
Amaçsız yolculuğun zaman ve mekân törpüsünde,
Kervancı başının bakışları deva olur mu ki bu derde?
Yürüdükçe çölün kızgın kumu dağlar yüreğimi,
Kum dağlarında yankılanırsın duymasan da sesimi.
Kaktüs ağacının dikenleri çit olur sevda gönlüme,
Parçalanmış kalbimin acısı olmuşken pare pare.
Kayıt Tarihi : 24.5.2007 22:05:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!