Eskilerin oturduğu yerden geleceği koklaması vardı,
Biz, yani tabak artıkları, geçmişten bile nasiplenemiyoruz.
Sırtımıza batan dikenleri çıkaracak cesaretimiz yok,
Küllerimizden ölmeyi becermeyi öğrendik.
Gözümüz önde, adımlarımız geri gidiyor.
Bizi kollayacak olanların kılıcı artık ekmek kesmiyor,
Acıktığımızı unutuyoruz ki doymak aklımızın köşesinden bile geçmiyor.
Bir çocuğun kalbini doldurmaya utanmalıyız.
Çocuk bize baktığında, aklına artık güzel şeyler gelmemeli.
Artık akıntının gücü motorumuzu aştı,
Rüzgarla anlaşma imzalayacak safhalardayız.
Kutsal olmayan topraklarda bile yenildik,
Daha tanrı yüzü görmeden, kendi kollarımızda çocuklarımızın cesetlerine ağlıyoruz.
Çuvalın içine sıkıştırılmış korkularız,
Toparlandıkça daha çok dağılıyoruz.
Gökay Aydoğan
Kayıt Tarihi : 14.11.2019 05:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!