Çocuk Tiyatrosu 09 Süslü Hanım (Çocuk Oy ...

Fevzi Günenç
551

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Çocuk Tiyatrosu 09 Süslü Hanım (Çocuk Oyunu)

09. ÇOCUK OYUNU
SÜSLÜ HANIM
Yazan: FEV

Oyunun Kişileri
ASLAN
KARA KARGA
DİŞLEK SİNCAP
BAYKUŞ
PAPAĞAN
AĞAÇKAKAN
DOKTOR TİLKİ
TAVUS KUŞU
KUĞU
BAYAN EŞEK
SARI TAVUK
AKÇA PİLİÇ
BENEKLİ TAVUK

GİRİŞ MÜZİĞİ
EFEKT: Orman hayvanlarının yakınlardan ve uzaklardan gelen sesleri
ASLAN: (Bağırır) Heeey, orada kimse yok mu! (Kimse yok galiba. Hazır ortada kimse yokken şöyle gölümce bir şarkı söyleyip iki göbek atayım. Kralız diye ne şarkı söyleyebiliyoruz ne oynayabiliyoruz yahu! (Şarkı söyler oynar.)
Ben kalender meşrebim
Güzel çirkin aramam
Gönlüme bir eğlence isterim olsun
Saçları samur, gözleri mahmur
Biraz da şirin olsun…. Hop hop…

(Göbek atar.) Ortadan, kenardan, atmış, yetmiş, seksen…

Kaşı gözü kara, olmasa bile
Yanağında bir beni mutlaka olsun
Endamı şanlı, sohbeti tatlı
Biraz da şair olsun hop hop…

(Göbek atar.) Ortadan, kenardan, atmış, yetmiş, seksen…

Yan bakışı yaksın cilvesi yıksın
Olursa böylesi böylesi olsun
Gözleri şahbaz, gerdanı beyaz
Biraz da tombul olsun
Ol…suuunn… (Göbek atar.) Ortadan, kenardan, atmış, yetmiş, seksen…

DİŞLEK SİNCAP: (Kendi kendine; kıs kıs gülerek)
Neler oluyor burada? Aslan kıralımız şarkı söyleyip göbek mi atıyor yoksa ben rüya mı görüyorum?

ASLAN:
Ne şarkısı? Ne göbeği? Şarkı söyleyen kim? Kim göbek atıyormuş? Neden göbek atıyormuş. Yakalayın onu yapanı!

DİŞLEK SİNCAP:
Şaka şaka Sayın Ormanlar Kralı… Kıh kıh kıh! Ne şarkı söleyen var ne göbek atan. Sadece hayal gören zavallı bir dişlek sincap var.

ASLAN:
Getir onu o zaman bana! Haddini bildireyim buna! Benden izinsiz hayal görmek neymiş anlasın.

DİŞLEK SİNCAP:
Bağışlayın efendimiz. O zavallı bir sincaptır. Ne gördüğünü anlar, ne anladığını anlatabilir. Acıyın ona…

ASLAN:
Hımmm…. Öyle mi? Peki öyleyse, acıyacağım. Sen demin burada bir şey görmedin değil mi?

DİŞLEK SİNCAP:
Nasıl bir şey efendimiz?

ASLAN:
Örneğin şarkı söyleyip göbek atan bir kral filan.

DİŞLEK SİNCAP:
Yooo, görmedim. Görmeli miydim?

ASLAN:
Hayır görmemeliydin. Eğer gördüysen de hemen unutmalısın.

DİŞLEK SİNCAP:
Unutamam sayın kralım.

ASLAN:
Nasıl unutamazsın…

DİŞLEK SİNCAP:
Unutamam… İnsan görmediği şeyi nasıl unutur?

ASLAN:
Haaa, o zaman başka. Ama yine da akında olsun. Eğer gördüysen, bunu bir yerde de ağzından kaçırırsan…

DİŞLEK SİNCAP:
Görmedim, görmeyeceğim, görürsem de kimseye söylemeyeceğim.

ASLAN:
İstersen söyle. Başına neler gelir artık orasını bilemem.

DİŞLEK SİNCAP:
Aklımı peynirle mi yedim? Bakın, fermuarlı benim ağzım. Zızzzt… İşte kapandı. Mezara kadar da açılmaz artık bu.

ASLAN:
Tamam tamam. Kes artık sesini. Ağzın fermuarlıyken bu kadar konuşuyorsun. Ya açık olsaydı…
(Kendi kendine) Ne yapacaktım beeen? .. Ne yapacaktım ne yapacaktııım… Bir karar vermiştim. Bu kararımı uygulayacaktım. Hah, hatırladım. Bu ormanın reklamcısı kiiim?

DİŞLEK SİNCAP:
Ben değilim valla…

KARA KARGA: (Telaşla, uçarcasına sahneye girer)
Gag gag gag! .. Beni mi buyurdunuz efendimiz?

ASLAN:
Hangi şeyin dibindeydin!

KARA KARGA:
Şey şeyinin dibindeydim efendim… Şeydeydim yani… Bağışlayın… Kulağım kirlenmiş de… İyi duyamıyorum diye…

ASLAN:
Doktora gitseydin!

KARA KARGA:
Ben de öyle yaptım efendim. Doktor Tilki’ye gittim. Kulağıma gaaaktırıyordum…

ASLAN:
Kes şu gaglamayı da beni dinle.

KARA KARGA:
Dinliyorum Arslan Kralım.

ASLAN:
Ben ormanlar krallığından istifa ediyorum…

KARA KARGA: (Şaşkın)
O ne demek efendim? Olmaz öyle şey!

ASLAN:
Sana ne? Ediyorum işte! Krallıktan usandım…

KARA KARGA:
Pe-peki… Ama yeni kral kim olacak?

ASLAN:
Hiç kimse!

KARA KARGA:
Ne yani? Ormanımız kralsız mı kalacak?

ASLAN:
Kalmayacak.

KARA KARGA:
Eee?

ASLAN:
E’si meee? ..

KARA KARGA:
Me mi? Yeni kralımız bir kuzu mu olacak?

ASLAN:
Ne kuzusu be! Onu nerden uydurdun?

KARA KARGA:
Meee dediniz ya efendim.

ASLAN:
Sen “E eee…” deyince ben de “meee…” dedim. Kafiye olsun diye yani. Krallıktan ayrılanca resim yapacağım, şiir yazacağım. Onun için şimdiden kafiye biriktiriyorum…

KARA KARGA:
Yaaa! ...

ASLAN:
Krallığı bırakarak insanlara örnek olacağız.

KARA KARGA:
Ne örneği?

ASLAN:
Her işin başında erkekler var. Baş olma konusunda kadınlara da olanak tanımak gerek.

KARA KARGA:
Nasıl yani?

ASLAN:
Bundan sonra Ormanlar Kralı olmayacak. Onun yerine Ormanlar Kraliçesi olacak!

KARA KARGA:
Anladıysam kara karga olayım.

ASLAN:
Kara kargasın zaten!

KARGA: (İç çeker)
Öyle ya, kara kargayım…

ASLAN:
Bütün orman halkına duyur! Hemen şimdi, burada toplansınlar. Seçim yapılacak!

KARA KARGA:
Ne seçimi yapılacak efendim, gaaag?

ASLAN:
Kraliçe seçimi! Haydi, hemen duyur! Kraliçe olmak isteyenler buraya gelsin!

KARA KARGA:
Tamam efendimiz. Anladım efendimiz. Hemen duyuracağım efendimiz…

ASLAN:
İyi bağır, herkes duysun…

KARGA:
Baş üstüne Sevgili Kralım! İyi bağıracağım, herkese duyuracağım.

ASLAN:
Tamam, şimdi ben gidip öğlen uykusuna yatayım. Uyandığımda bütün adayları burada bulmalıyım.

KARGA:
Bulacaksınız Sayın Kralım…

(Yuvasına girer, kapısını kapatır.)

DİŞLEK SİNCAP:
Yuvasına girdi.

KARGA:
Kapısını kapattı. Şimdi uyuyacak.

DİŞLEK SİNCAP:
Hemen uyur mu ki?

KARGA:
Uyur.

DİŞLEK SİNCAP:
Uyumuş mudur sence?

KARGA:
Uyumuştur.

DİŞLEK SİNCAP:
Dur, dinleyip iyice emin olayım. (Dinler.) İçeriden bir horultu geliyor.

KARGA:
Onun horultusudur.

DİŞLEK SİNCAP:
Uyumuş demek.

KARGA:
Uyumuş.

DİŞLEK SİNCAP:
Öyleyse artık söyleyebilirim.

KARGA:
Neyi söyleyebilirsin?

DİŞLEK SİNCAP:
Sırrımı seninle paylaşabilirim yani.

KARGA:
Ne sırrı?

DİŞLEK SİNCAP:
Aslan Kral, birine söylersem başıma kötü şeyler gelir, dedi.

KARGA:
Sen de kimseye söyleme öyleyse.

DİŞLEK SİNCAP:
Söylemezsen çatlarım.

KARGA:
Öyleyse söyle.

DİŞLEK SİNCAP:
Tamam, söyleyeceğim.
(Şarkı gibi söyler.) Dan dini dan dini, dini dini dan…

KARGA: (Şaşkın)
Ne oluyor be?

DİŞLEK SİNCAP: (Şarkı gibi söyler.)
Tramvayı kullanır kaptan…
Hadi canım yandan yandan (Göbek atar.)

KARGA:
Ne tramvayı, ne yolu?

DİŞLEK SİNCAP:
(Şarkı gibi söyler.)
Tramvay geliyor çekilin yoldan. (Göbek atar.) Atmış, yetmiş, seksen…

KARGA:
Ne yapıyorsun be?

DİŞLEK SİNCAP:
Sayın Kralımı taklit ediyorum.

KARGA:
Ne taklidi?

DİŞLEK SİNCAP:
O da böyle yandan yandan kıvırıyordu?

KARGA:
Ne diyorsun? Kral oynuyor muydu?

DİŞLEK SİNCAP:
Oynuyordu ya…

KARGA:
İnanmıyordum.

DİŞLEK SİNCAP:
İnan. Hem şarkı söylüyordu, hem kıvırıyordu.

KARGA:
İşe bak… Neler oluyor… Ormanın sonu geldi galiba. Nasıl oynuyordu nasıl?

DİŞLEK SİNCAP:
Şöyle… (Kıvırır.) Yemiş, seksen, doksan…

KARGA: (Kıvırır)
Seksen, doksan yüz…
Denizde yüz, karada yüz…
Böyle mi?

DİŞLEK SİNCAP:
Böyle…

KARGA:
Göbek atmak da güzelmiş be…

DİŞLEK SİNCAP:
Ağzının tadını biliyor kralımız.

KARGA:
Kallığı bırakınca dansöz olur belki.

DİŞLEK SİNCAP:
Onun babası da krallığı bırakırken ressam olacağım demişti ama bişr tanden fazla resim yapamadı.

KARGA:
Bizimki çok göbek atar.

DİŞLEK SİNCAPLA KARGA KARŞILIKLI OYNAR

DİŞLEK SİNCAP:
Böyle mi? Yetmiş, seksen doksan…

KARGA:
Böyle… Seksen, doksan yüz…

İKİSİ:
Denizde yüz, karada yüz…

KARGA: (Durur.)
Eyvah, işimizi unuttuk. Ben uyanmadan herkes burada toplansın demişti. Ben kaçıyorum arkadaş. Önce iş…

GEÇİŞ MÜZİĞİ
EFEKT: Uzaklaran gelen kuş sesleri giderek yakınlaşır.

KARGA: (Bağırarak duyurusunu yapar)
Ey Orman halkı! .. Duyduk duymadık demeyin, gaaag! .. (Oynar) Yetmiş, seksen, doksan… (Bağırır.) Kralımız Aslan, krallığı bırakmıştır. Gaaak! ..

AĞAÇKAKAN: (Sahneye girer.)
Ne!

BAYKUŞ: (Sahneye girer.)
Ne!

PAPAĞAN: (Sahnye girer.)
Ne!

AĞAÇKAKAN: (Sahenye girer.)
Ne olmuş?

BAYKUŞ: (Sahneye girer.)
Arslan krallığı bırakmış mı?

PAPAĞAN:
Bırakmış…

AĞAÇKAKAN:
Olmaz öyle şey. Yani olmamalı…

KARGA: (Bağırarak)
Ormanımıza yeni bir kral seçilecektir. Gaaak!

BAYKUŞ:
Ormana yeni bir kral seçilecekmiş.

PAPAĞAN:
Yeni bir kral ha! Bak işte o zaman olur. Bırakırsa bıraksın. Zaten aşlanmıştı.

AĞAÇKAKAN:
Şeşsi beş görüyordu. Desenize bana krallık yolu göründü.

BAYKUŞ:
Sen kenara dur bakalım.

PAPAĞAN:
Benden iyi kral olmaz.

BAYKUŞ:
Asıl benden iyisi can sağlığı.

AĞAÇKAKAN:
Neden senden iyisi can sağlığı oluyormuş?

PAPAĞAN:
Şu küçücük halinle kral olacak değilsin herhalde!

AĞAÇKAKAN:
Akıl şeyde değil baştadır.

BAYKUŞ:
Benim başım seninkinden büyük.

PAPAĞAN:
Asıl benimki büyük!

KARGA:
Pardon pardon… Kral değil, Kraliçe seçilecektiiir!

BAYKUŞ:
O da nesi?

PAPAĞAN:
Olmaz öyle şey.

BAYAN EŞEK:
Olur olur.

AĞAÇKAKAN:
Neden oluyormuş Eşek Hanım?

TAVUS KUŞU:
Neden olmuyormuş Bay Ağaçkakan?

KUĞU:
Hep erkekler mi baş olacak?

KARA KARGA:
Kralımız Aslan da öyle dedi.

PAPAĞAN:
Ne dedi?

KARA KARGA:
Bayanlara eşit hak verilmeliymiş.

BAYKUŞ:
Eşit hak da nereden çıktı şimdi?

AĞAÇKAKAN:
Eski köye yeni adet…

KARA KARGA:
Onun için ormana bu kez Kral değil, Kraliçe seçilecek.

TAVUS KUŞU:
Benden iyi Kraliçe olur mu? Kraliçe Tavuskuşu! Harika! ..

KUĞU:
Onu diyorsan ben de iyi kraliçe olurum. Bendeki boyun kimde var? Kuğudan başka kimse kraliçe olamaz!

BAYAN EŞEK:
Peki biz ne güne duruyoruz hanımlar? Bu ormanın kraliçesi olsa olsa bayan eşek olur Aaaa! İiii… Bakın, ne kadar güzel sesim var!

TAVUS KUŞU:
Aman aman sus!

KUĞU:
Kraliçelik senin olsun, yeter ki sesini kes!

BAYAN EŞEK:
Ha şöyle, yola gelin. Ben gidip biraz süsleneyim.

KUĞU:
Biz de mi süslensek acaba?

TAVUS KUŞU:
Benim süsüm bana yeter. Yine de bir banyo iyi gelir. Hoşçakalıııın. Görüşürüüüz…

KUĞU:
Biraz fazla süsün ne zararı olur canım? Gidip ben de süsleneyim. Hoçakalıııın… Görüşürüüüüz…

GEÇİŞ MÜZİĞİ
EFEKT: Tahta kapının vuruluşu.

DOKTOR TİLKİ:
Kimdir o? ..

BAYAN EŞEK:
Benim doktor Tilki Bey! .. Ben, Bayan Eşek.

DOKTOR TİLKİ:
Ne istiyorsun? .. Git başımdan! İşim var…

BAYAN EŞEK:
Müşteri olarak geldim ama Doktor.

DOKTOR TİLKİ:
Ha, o zaman başka. (Kapıyı açar) Demek müşteri olarak geldin. Neyin var?

BAYAN EŞEK:
Bir tavuğum var…

DOKTOR TİLKİ:
Harika!

DOKTOR TİLKİ:
Karşılığında ne yapmamı istiyorsun?

BAYAN EŞEK:
Beni güzelleştirmeni istiyorum.

DOKTOR TİLKİ:
Bir eşeği güzelleştirmek… Zor iş!

BAYAN EŞEK:
Bugün Ormanlar Kraliçesi seçilecek. O kraliçe ben olmalıyım.

DOKTOR TİLKİ:
Hımmm… Tamam… Belki olabilir… Ama bu iş için bir tavuk yetmez.

BAYAN EŞEK:
Kaç tavuk yeter?

DOKTOR TİLKİ:
İki tavuk getirmelisin.

BAYAN EŞEK:
Tamam.

DOKTOR TİLKİ:
Yok, iki de olmaz, üç olmalı,

BAYAN EŞEK:
Üç olsun. Haydi beni güzelleştir!

DOKTOR TİLKİ:
Önce tavukları görelim.

BAYAN EŞEK:
Tavukların sırası mı şimdi Tilki? Hele bir Kraliçe seçileyim. İstediğin tavuk olsun.

DOKTOR TİLKİ:
Tavuklar peşin Eşek Hanım…

BAYAN EŞEK:
Yahu sana bütün kümes feda olsun. Yeter ki sen beni güzelleştir.

DOKTOR TİLKİ:
O beş dakikalık iş canım. Sen tavukları getir.

BAYAN EŞEK:
Tamam tamam! Hemen getiriyorum. Dört nala gider alır gelirim şuradaki köyden.

GEÇİŞ MÜZİĞİ
EFEKT: Yakında aslan kükremesi, uzakta kuş sesleri.

TAVUS KUŞU: (Kendi kendine)
Aman tanrım! Ne biçim kükrüyor… Tüylerim diken diken oldu. Acaba vaz mı geçsem?

ASLAN:
Kimdir oradaki! Daha o kadar yaşlanmadım. Seni görüyorum Bayan Tavus Kuşu. Gelsene buraya.

TAVUS KUŞU:
Geleceğim ama korkuyorum efendimiz.

ASLAN:
Korkma canım. Korkacak ne var? Söyle bakalım ne arıyorsun buralarda?

TAVUS KUŞU:
Kraliçelik için gelmiştim Aslan Kralımız. Acaba size mi başvuracaktım?

ASLAN:
Evet Bayan Tavuskuşu. Bir sınav yapacağız. Heyecanlanmanıza gerek yok. Formalite… Geç şuraya.

KUĞU:
Ben de kraliçe olmak için gelmiştim Sayın Kralımız…

ASLAN:
Sen de geç onun yanına geç Kuğu Hanım. (Kargaya) Kaydını yap bunların Kâtip Karga!

KARA KARGA:
Tamam patron! (Tavus’a) Adınız?

TAVUS:
Tavus.

KARA KARGA:
Soyadınız?

TAVUS:
Kuş.

KARA KARGA:
İkisini bir arada söyleseniz olmaz mı?

TAVUS:
Tamam canım ne sinirleniyorsun. Tavuş kuş, yani kuşu!

KARA KARGA:
Anlaşıldı. Sizin kaydınız tamam. Sıradaki!

KUĞU:
Sıra benim.

KARA KARGA:
Sizin?

KUĞU: Ne bizim?

KARA KARGA: Adınız?

KUĞU: Kuğu..

KARA KARGA:
Soyadınız?

KUĞU:
Soyadım yok benim.

KARA KARGA:
Soyadsız olmaz.

KUĞU:
Neden olmayacakmış canım! Kaç kişinin soyadı var ki bu ormanda?

KARA KARGA:
Patron, bu Kuğunun soyadı yok.

ASLAN:
İdare ediver.

KARA KARGA:
Edemem…

ASLAN:
Sana ne oluyor be! Ben emrediyorum!

KARA KARGA:
İyi ama patron soy adsız kayıt olur mu?

ASLAN: Olur!

KARA KARGA: Uzun boyun diyelim bari.

ASLAN: Tamam, deyiver gitsin!

KUĞU: Ah, evet evet Uzunboyun deyin lütfen! Bir kraliçeye nasıl da yakışır böyle bir soyad!

KARA KARGA: Tamam, yazıyorum: Adı Kuğu, Soyadı Uzunboyun…

KUĞU: Kuğu Kraliçe Uzunboyun! .. Harika harika!

KARA KARGA: Sizin kaydınız da tamam. Sıradaki!

GEÇİŞ MÜZİĞİ

EFEKT: Uzaktan başlayıp giderek yaklaşan eşek anırması ve tavuk gıdaklamaları…

EŞEK: (Yakında)
Aiii. Aiii… Yettim Doktor Tilki… İşte tavuklarla geldim. Sırtımdan sakın düşmeyin ha kızlar.

SARI TAVUK:
Tamam tamam…

AKÇA PİLİÇ:
Düşmeyiz…

BENEKLİ TAVUK:
Kraliçeler düşmez.

BAYAN EŞEK:
İşte geldik… Duuuur! Durduuuum! .. Bakın, Doktor Tilki de burada Kraliçeler.

DOKTOR TİLKİ:
Kraliçe mi? Ne kraliçesi be?

SARI TAVUK:
Burada kraliçe seçimi varmış ya? Kendi kendime dedim ki, Sarı tavuktan iyi kraliçe mi olur…

AKÇA PİLİÇ:
Bizi kraliçe yapmak için getirdi Eşek Hanım. Kardeşlerim de şanslı ama elbette ki içlerinde en şanslısı benim. Yani Akça piliç.

BENEKLİ TAVUK:
Kraliçe olacağız biz! Yani ben Benekli Tavuk Kraliçe olacağım. Öbür ikisi de nedimem olurlar artık.

DOKTOR TİLKİ: (Kulağına fısıldar)
Kurnazlıkta beni geçtin Eşek kardeş.

BAYAN EŞEK: (Cilvelenir)
Öyle mi yaptım…

DOKTOR TİLKİ: (Tavuklara, ağzının suyunu akıtarak)
Aaah! .. Şuraya geçin bayanlar, şuraya… Oooohhh! .. Sizinle daha sonra ilgileneceğim… (Eşeğe) Gel bakalım Bayan Eşek, seni güzelce süsleyelim… Kraliçeler kadar güzelleştireceğim seni.

SARI TAVUK: (Fısıldayarak)
Kraliçeyi bu mu seçecek?

AKÇA PİLİÇ:
Sanmam..

BENEKLİ TAVUK:
Bu Hain Tilki be!

SARI TAVUK:
Bizim can düşmanımız.

AKÇA PİLİÇ:
Eşek hanım bizi tuzağa düşürdü galiba.

SARI TAVUK:
Evet, öyle oldu.

BENEKLİ TAVUK:
Kendisi süslenecek Kraliçe olacak…

SARI TAVUK:
Tilki de bizim canımıza okuyacak!

AKÇA PİLİÇ:
Bir an önce buradan kaçmamız gerek.

BENEKLİ TAVUK:
Hemen seçimin yapıldığı yere gitmeliyiz.

SARI TAVUK:
Evet, öyle yapalım.

AKÇA PİLİÇ:
Hazır şunlar işe dalmışken tüyelim.

BENEKLİ TAVUK:
Tüyelim

SARI TAVUK:
Sessiz olun. (Kapıyı açıp sessizce çıkarlar)

GEÇİŞ MÜZİĞİ
EFEKT: Yakında Serçe cıvıltıları…

KARA KARGA:
Hey, durun bakalım tavuk hanımlar, nereye!

AKÇA PİLİÇ:
Seçime gidiyoruz Kargacığım.

BENEKLİ TAVUK:
Kraliçe olacağız biz. Gıt gıdak…

KARA KARGA:
Olmaz, giremezsiniz!

SARI TAVUK:
Neden giremezmişiz? Gireriz… Bırak bırakın bizi!

AKÇA PİLİÇ:
Aslan kralımızın yanına gideceğim ben! Gıt gıt…

BENEKLİ TAVUK:
Ben de ona gideceğim! Gıt gıt gıdak!

ASLAN: (Öteden seslenir)
Kim tutuyor sizi kızlar? Gelin gelin.

BENEKLİ TAVUK: (Seslenir)
Bakın burada kara bi şey var Aslan Kralım! . Kömür gibi bi şey… O tutuyor bizi.

ASLAN:
Bırak onları, gelsinler Kara Karga!

KARA KARGA:
Ama Sayın Kralım, bunlar…

ASLAN:
Bırak gelsinler!

KARA KARGA:
Bırakmasam da geldiler zaten.

AKÇA PİLİÇ: (Krala)
Duyduk ki Ormana kraliçe seçilecekmiş efendim.

KARATAVUK:
Evet Sayın Kralım.

SARI TAVUK:
Biz kraliçe olmak için geldik.

ASLAN:
Üçünüz birden olamazsınız ki kızlar.

AKÇA PİLİÇ:
Üçümüz olmayalım, ben olsam yeter.

KARATAVUK:
Hayır, ben olsam daha iyi!

SARI TAVUK:
Neden ben olmuyorum?

ASLAN:
Aslına bakarsanız üçünüz de olamazsınız bayanlar.

AKÇA PİLİÇ:
Neden ama? ..

SARI TAVUK:
Güzellik dersen bende!

KARATAVUK:
Alımlılık bende!

SARI TAVUK:
Benden güzeli yok çevrede.

ASLAN:
Güzel olabilirsiniz kızlar. Ama siz orman hayvanı değilsiniz ki.

AKÇA PİLİÇ:
Eee?

ASLAN:
Kümes hayvanlarısınız siz.

BENEKLİ TAVUK:
Eee? .

ASLAN:
Ormana Kraliçe olamazsınız…

SARI TAVUK:
Yaaa!

AKÇA PİLİÇ:
Yazık…

BENEKLİ TAVUK:
Çok yazık! ..

KARA KARGA:
Bunların işi yattı! Sıradaki gelsiiin! Gaaak!

GEÇİŞ MÜZİĞİ
EFEKT: Kuş sesleri.

BAYAN EŞEK: (Uzaktan duyulmaya başlayan sesi giderek yakınlaşır)
Dan dan dan çekilin yoldan…

KARA KARGA:
Ne oluyor!

BAYAN EŞEK:
Ormanlar Kraliçesi Bayan Eşek geliyor!

KARA KARGA:
Ama daha seçim yapılmadı Ki!

BAYAN EŞEK:
Yapılsın yapılmasın. Benim seçileceğim kesin! Bendeki şu güzelliğe bakın!

ASLAN: (Islık çalar)
Fiyuuu.. Şuna bakın! Gerçekten amma alımlı ha!

BAYKUŞ:
Hemde çalımlı.

AĞAÇKAKAN:
Ayrıca kocaman da

PAPAĞAN:,
Bence kesin kraliçe bu Bayan Eşek olacak.

BAYKUŞ:
Ben eşeğin bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum.

BAYAN EŞEK:
Kafdağı eşeği deyip geçmeyin.
Ben eşeklerin en güzeliyim ayol!

ASLAN:
Tamam tamam! Şimdi söyleyin bakalım arkadaşlar. Kraliçe kim olsun? Bayan Kuğu olsun mu?

HEPSİ:
Hayırrr…

ASLAN:
Bayan Tavuş Kuşu? ..

HEPSİ:
Eveeet! .. Hayııır! ..

ASLAN:
Yarısı evet diyor yarısı hayır. O zaman Bayan Eşek mi Kraliçe olsun? ..

HEPSİ:
Eee… Eeee… Veee… Veee…

BAYAN EŞEK:
Haydi çabuk olun! Bir de “t” deyiverin, “evet” olsun!

EFKET: Giderek yaklaşan gök gürültüsü sesi.

BAYAN EŞEK:
Ne oluyor?

KARA KARGA:
Gök gürlüyor! Yağmur geliyor!

EFEKT: Yağmurun sesi.

BAYAN EŞEK:
(Ağlamaklı) Ne “geliyor”u geldi bile! Hem de nasıl geldi!
Derimi yüzüyor sanki! Saklanacak bir yer de yok buralarda…

EFEKT: Şakır şakır yağan yağmurun sesleri.

TİLKİ:
Yağmurun da tam sırasıydı… Ne olacak şimdi?

BAYAN EŞEK:
Onu sana sormalı. (Acıklı) Sanki gök delindi Tilkiciğim! ..

TİLKİ: (Kendi kendine) Tilkiciğim, sana en iyi öğüdü yine sen verirsin. Haydi aklını başına topla da uzaklaş buradan.

BAYAN EŞEK:
Şu yağmur da seçimden sonra yağsaydı olmazdı sanki.

BAYKUŞ:
Aaa! .. Eşeğin sırtından boyalar dökülüyor!

PAPAĞAN:,
Ne! .. onun derisindeki rengârenk boyalar sahici değil miymiş?

AĞAÇKAKAN:
Değilmiş ya, baksana, Boyaların altından, çirkin kara tüyleri çıktı yine.

BAYAN EŞEK:
(Kendi kendine, acıklı) Hileci tilki. Kötü malzeme kullanmış. Bütün boyalarım döküldü. (Öfkeli) Eğer ben de Bayan Eşeksem bunu kesene koymam senin!

KARA KARGA:
Seçimi erteleyelim mi Sayın Kralım?

ASLAN:
Hayır Kargacığım… Kraliçeyi seçip öyle dağılıyoruz.

BAYAN EŞEK: (Kendi kendine)
Nedir bu başıma gelenler! Ne yaptım ben! Tilkiye güvenirsen böyle olur işte.

TİLKİ: (Kendi kendine)
Daha burada mısın Tilki? Başın derde girmeden tüysene buradan! Hoşçakalın orman halkııı…

ASLAN:
Eveeet, nerede kalmıştık? Sanırım hepiniz de bayan eşeğe evet diyordunuz.

KARA KARGA:
Evet diyorduk ama…

ASLAN:
Peki nerede o güzel bayan eşek?

BAYAN EŞEK:
Buradayım ya…

KARA KARGA:
Hadi oradan, bizim eşeğimiz senin gibi çirkin değildi.

BAYAN EŞEK:
Bendim o! İnanın bendim!

KUĞU:
Aklı olmayan inansın.

BAYAN EŞEK:
Birazcık makyaj yapmıştım. Hepsi bu!

ASLAN:
Makyaj mı? ..

BAYAN EŞEK:
Her kadın biraz makyaj yapar. Kraliçe bile olsa… Değil mi Aslan Kralım?

ASLAN:
Biz makyajsız Kraliçe arıyoruz. O asla sen olamazsın!

KUĞU:
Ben olabilir miyim acaba?

ASLAN:
Senin için hayır dendi Kuğu Hanım. Ama Bayan Tavuskuşu olabilir.

TAVUS KUŞU:
Yok canım… Ben kim, Kraliçelik kim!

ASLAN:
Öyle söylemeyin. Ormanda sizden daha güzeli yok.

TAVUS KUŞU:
Öyle mi diyorsunuz? ... Belki de öyledir. Ama ben Kraliçe olsam bile Ormanı yönetemem ki…

ASLAN:
Niçin?

TAVUS KUŞU:
Hem ormanda sabah akşam koştur, iş yap. Hem eve gel evde iş yap. Hem çocuklara bak, derslerine yardım et. Yemeklerini pişir, bulaşıklarını yıka. Çamaşırlarını yıka, ütüle. Sonra da Ormanda Kraliçelik yap. Yo, hayır, bunların hepsini götüremem ben.

ASLAN:
Kadın haklı… Bütün kadınlar haklı…

KARA KARGA:
Peki, ne olacak şimdi?

ASLAN (İç çeker)
Olacağı şu: Yük gene benim sırtımda kaldı. Arkadaşlar, krallığı bırakmıyorum.

HEPSİ:
Yaşasın! ...

ASLAN:
Ama Tavuskuşu hanımı da ormanımızın kraliçesi ilan ediyorum. O artık benim yardımcımdır. Tabii ki yardım edebildiği kadar. Yeter ki kadınların yönetimde da parmağı olsun.

HEPSİ: (Alkışlar)
Yaşasın Ormanlar Kralı Aslan! Yaşasın Kraliçemiz Tavuskuşu!

ASLAN (Alkışlayarak sahnenin önüne gelir)
Yaşasın Ormanımız! Yaşasın Ormanı seven, koruyan çocuklar! Yaşasın oyunumuzu dinleyenler! Yaşasın bütün çocuklar!

HEPSİ ASLANI ALKIŞLAYARAK ONUN SÖZLERİNİ YİNELER:
Yaşasın Ormanımız!
Yaşasın Ormanı seven, koruyanlar!
Yaşasın oyunumuzu izleyenler!
Yaşasın bütün çocuklar!

BİTİŞ MÜZİĞİ

YAZAR’LA İLETİŞİM

Tel: 0342 338 16 18 - 0505 553 47 44
İleti: [email protected][email protected]
Web: www.fevgun.com
GAZİANTEP/TÜRKİYE

Fevzi Günenç
Kayıt Tarihi : 19.6.2009 00:19:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Fevzi Günenç