Çocuk Tiyatrosu 12 Kardan Adam Nerdesin? ...

Fevzi Günenç
551

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Çocuk Tiyatrosu 12 Kardan Adam Nerdesin? (Çocuk Oyunu)

12. Çocuk Oyunu
Kardanadam Neredesin?
Leyla Şahin’in “Kardan Anne” adlı öyküsünden oyunlaştıran
FEV


OYUNUN KİŞİLERİ:
ANNE
LİRİKA
KARDANADAM

DEKOR: Lirika’nın yatak odası. 4-5 yaşlarındaki bir kız çocuğunun odasında neler olabilirse.

ANNE: (Sesi)
Lirika, neredesin bir saten beri!

LİRİKA:
Bahçedeydim anne. Sen izin vermiştin ya. Kardanadam yapıyordum.

ANNE:
Artık gir içeriye. Soğuktan donacaksın.

LİRİKA:
Tamam anneciğim, giriyorum zaten. (Sahneye girer, kucağında kendi yaptığı uyduruk bir kardanadam vardır.) Annem seni içeriye getirdiğimi duymasın sevgili Kardanadam. Yoksa ikimizin de canına okur.

KARDANADAM:
Tamam ben söylemem.

LİRİKA:
Ben de söylemem… Şimdi sen burada uslu uslu dur. Ben gidip ona bir görüneyim.

KARDANADAM:
Tamam. Ben burada seni uslu uslu beklerim.

LİRİKA:
Aferin sana. Sen çok iyi bir kardanadamsın.

KARDANADAM:
Teşekkür ederim.

LİRİKA:
Çok da kibarsın.

KARDANADAM:
Şımartma beni! Haydi, git artık. Yoksa annen buraya gelir. Beni görürse kıyameti kopartır.

LİRİKA:
Haklısın canım… Çıkıyorum. (Çıkar)

Fondaki beyaz perdenin arkasından annesiyle ikisinin gölgesi görünür.

ANNE:
Üşümedin mi tatlıcığım?

LİRİKA:
Üşümedim anne. Çok sıkı giyinmiştim.

ANNE:
Aferin benim akıllı kızım.

LİRİKA:
Anne geç oldu değil mi?

ANNE:
Geç oldu yavrum.

LİRİKA:
Artık yatabilir miyim.

ANNE:
Elbette yatabilirsin. Yarın erken kalkmalısın. Ana Okulunun ilk günü.

LİRİKA:
Evet, biliyorum. Onun için erken yatacağım ya…

ANNE:
Ana okuluna başlayacağın için sevinçlisin; değil mi güzel kızım?

LİRİKA:
Sevinçliyim anne…

ANNE:
Haydi öyleyse… Ver bana gece öpücüğünü de odana git.

LİRİKA:
(Yanağını uzatır.)

ANNE:
(Öper) İyi geceler yavrum.

LİRİKA:
İyi geceler anne.

SAHNE YENİDEN AYDINLANIR.

LİRİKA:
(Sevinçle zıplayarak yeniden sahneye girer.) Bu iş tamam Sevgili Kardan damım.

KARDANADAM:
Senden kuşkulanmadı değil mi?

LİRİKA:
Hayır hayır kuşkulanmadı. (Esner.) Benim uykum geldi Kardan adamcığım…

KARDANADAM:
İyi, sen uyu öyleyse.

LİRİKA:
Sen uyumayacak mısın?

KARDANADAM:
Hayır.

LİRİKA:
Neden?

KARDANADAM:
Kardan adamlar uyumaz.

LİRİKA:
Ya, öyle mi? Bak bunu bilmiyordum.

LİRİKA:
Şimdi öğrendin işte.

LİRİKA:
Peki… Öyleyse hoşça kal.

KARDANADAM:
İyi uykular canım…

LİRİKA:
(Yatağa girer)

Sahne kararır.
SAHNE YENİDEN AYDINLANIRKEN DUVAR SAATININ GONGU SEKİZ KEZ VURUR.

ANNE:
(Sesi) Lirika! Güzel kızım hâlâ uyuyor musun? Bak, nerdeyse servisin gelecek. Haydi kalk, Ana okuluna geç kalacaksın!

LİRİKA:
(Yatakta doğrulur, uykulu.) Tamam anne, uyanıyorum…
(Kendi kendine, telâşlı) Kardan adamım, kardanadamım nerede? Kardanadam! Neredesin canım! Akşam seni burada bırakmıştım… Şimdi yoksun. Nereye gittin? Kardanadam neredesin!

ANNE:
(Sesi giderek yakınlaşır.) Lirika, kalk ama artık! Daha tuvalete gideceksin… Elini yüzünü yıkayacaksın, dişlerini fırçalayacaksın… Kahvaltı yapacaksın… (Sahneye girer.) İlk günden ana okuluna geç kalmak istemezsin değil mi yavrum? Yoksa sana “Geç kalan Lirika” diye ad takarlar. (Şaşkınlık içinde bastığı yere bakar.) Bu ıslaklıklar da nedir Lirika! Buraya su mu döktün?

LİRİKA:
Hayır anne, su falan dökmedim.

ANNE:
Ama her yer ıpıslak! Ne oldu buraya böyle?

LİRİKA:
Bilmiyorum.

ANNE:
Yoksa? ..

LİRİKA:
Ne yoksa? ..

ANNE:
Yoksa akşam sen Kardan adamını odana mı getirdin?

LİRİKA:
(Suçlu gibi) Evet anne…

ANNE:
Nasıl yapabilirsin bunu!

LİRİKA:
Dışarıda hava çok soğuktu anne. Kardan adamım üşüyecekti. Üşümesini istemiyordum. Onun için içeriye almıştım onu. Ama şimdi yok o. Gitmiş. Beni bırakıp gitmiş.

ANNE:
(Güler) Kardan adamın gitmemiş yavrum, burada.

LİRİKA:
(Sevinçle) Hani nerede?

ANNE:
Gitmemiş… Sadece kılık değiştirmiş… Geceleyin kar idi, şimdi ise su olmuş…

LİRİKA:
Nasıl yani…

ANNE:
Ah, küçüğüm, anlayamıyor musun? Kar sıcak havada erir, su olur. Senin odan da sıcaktı. Kardan adamın eriyip su oldu.

LİRİKA:
Yaaa… Vah vah! Buna çok üzüldüm anne.

ANNE:
Üzülme. Karadan adamlar üşümez. Sanırım senin kardan adamın da eridiğine üzülmemiştir. Hatta o, seni şaşırttığı için şu anda belki de gülüyordur. Heydi, şimdi hazırlan, okuluna git. Dönüşte birlikte yeni bir kardan adam yaparız.

LİRİKA:
(Sevinçli) Sahi mi anneciğim!

ANNE:
Elbette sahi!

LİRİKA:
Peki öyleyse… Tamam, anneciğim…

ANNE:
Ama bu kez onu odaya almak yok.

LİRİKA:
Yok anne, söz! Artık öğrendim. Kardan adamlar üşümez… (Çıkarken) Şey… Anne, sana bir şey soracağım.

ANNE:
Sor bebeğim.

LİRİKA:
Kardan adamımı odama aldığımı nasıl anladın?

ANNE:
(Güler.)
Çünkü senin yaşındayken ben de öyle yapmıştım. Sanırım bunu bütün küçük çocuklar bir kez yapıyor.

LİRİKA:
Her şeyi sen bana öğretiyorsun anne. Ben de sana bir şey öğretebilir miyim?

ANNE:
Öğret bakalım.

LİRİKA:
Kardan adamlar hiç uyumaz.

ANNE:
Yaaa! Sen nereden biliyorsun bunu?

LİRİKA:
(Keyifli) Kardan adamım söyledi.

ANNE:
Seni yaramaz seni! .. (Güler)

LİRİKA:
Niçin gülüyorsun?

ANNE:
Bunu ben de biliyordum.

LİRİKA:
(Şaşkın) Biliyor muydun? Nereden biliyordun?

ANNE:
Bana da benim kardan adamım öğretmişti…

LİRİKA:
Anne, seni çok seviyorum.

ANNE KIZ BİRBİRİNE SARILIR.

ANNE:
Ben de seni çok seviyorum güzel Kızım, ben de seni…

BİTTİ

Fevzi Günenç
Kayıt Tarihi : 19.6.2009 00:40:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Fevzi Günenç