/İstasyondan kalkan son treni izliyordum., bir kış akşamıydım.,
kendi bulutlarımla yüreğim ıslak., yağmur sancısı gözyaşıydım…/
. ,
Sabahın ilk saatlerinde . . .
bir topaç dönerek girince., sek-sek oyununda çizgilerin içine
ilk isyan çığlığı işte o an patlar., ‘hey- oyunu bozuyorsun’ diye...
---nerede şimdi o topaç., kaç asfaltla kaplandı o çizgilerin üstü
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta