Cinnet Modern Şiiri - Yorumlar

İsmail Kılıçarslan
20

ŞİİR


20

TAKİPÇİ

Bir kırlangıcın kanı var ön camımızda
sanayi devrimi çünkü kuşların ölümüdür
picasso ve prezervatif işte tam da bu anda
bu anda bir kız ağzına bir cinneti almaktadır
cinnet modern bizi zihnin müstemlekesi kılan
cinnet modern bizi gümüş kaşıklardan alıkoyan

Tamamını Oku
  • Fazlı Humar
    Fazlı Humar 20.10.2010 - 13:09

    bırakın havlasın,
    şu pavlov' un köpekleri...
    ...
    arslan gibi bir şiir, yüreğine sağlık şair...

    Cevap Yaz
  • Ahmet Emer
    Ahmet Emer 20.10.2010 - 12:25

    Bir eleştirmen var ki, kendini Allah' ın hamisi sanıyor. WC' de kağıt yerine kullanmazsın ama her aşa nane oluyor. Okyanus ötesi kafirler diyarından beslendiği belli. İşi gücü yok, habire yırtıktan çıkar gibi her kendisine aykırı gelen şiire pisliğini/kendisini bulaştırıyor. Düzenin çanak yalayıcılarından mı, kemik sıyırıcılarından mı desem, her ikisine de uyar. Sözünü ettiği, ilaç diye önerdiği de kendisinden farksız biri! Bir atasözümüzde dendiği gibi, 'Çingeneye padişahlık vermişler, ilk işi babasını ASMAK OLMUŞ' olan BİRİSİ. Hak etmediği halde, iyi yalakalık ettiği için padişahlık verilen biri. Şimdi de butları götürüyor!.. Özür, saygı ve selamlar.

    Cevap Yaz
  • Ahmet Emer
    Ahmet Emer 20.10.2010 - 12:14

    Değerli Ozan Dostum, eline, yüreğine sağlık diyerek +10 verdim. '...cinnet modern abdullah gülün ülkemize cumhurbaşkanı seçilmesi
    aynalı sözler bulup biçimsel denemelere girişip politikayı keşfedip
    ruhlarımızı yağmalamak isteyenler için tekmil verip
    kıymetli katkılarımız için cep saati tazminat plaket öpücük alıp
    birikmiş paramızla 1.39 la on yıl vadeyle
    vadesi dolmuş insanlığın mezarına işeyen o amerikalı pis adamın adını sapıklık gibi sapkınlık gibi rafızilik gibi çift elle çift bıçakla çifte çubukla toprakla irtibat halinde ayakkabilarını çıkarıp ellerine alıp ayaklarını toprağa basıp beşiktaşı semt takımı olduğu için severken kapitalizmi yeniden icad edip alen abi papa olsana diye bağırınca...' güzel ve doğru!
    Eleştiren dostlar, gerekenleri yazmışlar. Bana alkışlamak düşer. Selam, sevgi ve saygılarımla.

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 20.10.2010 - 11:59

    Bu tarz cinnetleri yaşayan vatandaşlara, şairlere ve yöneticilere, Sayın Haşim KILIÇ'ın Üç gün önceki meşhur konuşmasını ilaç olarak tavsiye ederiz! Günde üç kez aç karına dinlesinler! İnşaallah tez zamanda şıfa bulacaklardır!
    Herkese hayırlı çalışmalar dileriz.

    Cevap Yaz
  • Mehmet Dokumacı
    Mehmet Dokumacı 20.10.2010 - 11:54

    :)) Sayın Mücahid Onur,
    'Buradan menfaat sğlayanlar kim?' diye bir soru olur mu? Mesela benim bir gıda şirketim var ve buradan menfaat sağlıyorum. Bu Antoloji'nin de bir veya birkaç sahibi vardır sanırım. İşte o sahipler buradan menfaat sağlıyodur. Yani reklam geliri ve benzeri gelirler...

    Cevap Yaz
  • Mücahid Onur
    Mücahid Onur 20.10.2010 - 11:46

    Sayın NİETZSCHE2008;

    İsmail Kılıçarslanı ne tanırım, ne de bu şiiri gruba sunulana kadar ismini duydum, siz iki yıldır buradasınız ben 12 yıldır buradayım, buradan kim maddi menfaat sağlıyorsa açıklamalasınız, yoksa iftira etmek küçüklüğünü boynunuzda yafta gibi taşıyacaksınız.

    Yılandan Korkmam Yalandan Korktuğum kadar diyen atalarımız ne güzel söylemiş.

    Cevap Yaz
  • Nurten İnceoğlu
    Nurten İnceoğlu 20.10.2010 - 11:32

    süper bir şiir, tebrikler

    Cevap Yaz
  • Fikret Şahin
    Fikret Şahin 20.10.2010 - 11:19

    Iyi ki siirde yeni ufuklar, yeni diller var !!

    Inanilmaz bir zevkle okudum...

    Siirsel bir dille yazarken:dusundurmek,yeni bir aciyla baktirabilmek degil midir siirin amaci ???

    Yurekten kutluyorum sairi

    Fikret Sahin

    Cevap Yaz
  • Mehmet Dokumacı
    Mehmet Dokumacı 20.10.2010 - 10:44

    Bu Antoloji'ye 2 yıldır üyeyim ve görüyorum ki buradan nasiplnenler (maddi menfaat sahipleri) nasiplenme işini garantiye aldıkça bu güzelim sitenin kalitesini bozmaktan hicap duymuyolar. Günün Şiiri diye seçilen şiire bakınız: ilk 2 mısrayı okuyunca 'dur bakalım iyi bi şiir galiba...' diyorsunuz... Sonrası mı ? Sonrasını bu şiiri seçenler okumamıştır ki siz de zahmet edip okuyasınz.

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 20.10.2010 - 10:40

    Ayakları yere basan yazılar genelde nesirden çıkar.Bizim ülkemizde ise şiir denilince genelde sadece göğe bakan hayal aleminde metinler akla gelir..Ama bir metnin hem ayakları yere basıyor hem de aklı göklerde duruyorsa ve bunun ötesinde şiir olmanın şekil ve ruh şartlarına riayet ediyorsa bu eşine az rastlanır bir kıymetle karşı karşıya olduğunuz bir durumdur..

    Bu bakımdan nadir ve sıradan olmayan nadir bir şiirle buluşmanın keyfini sürüyorum şu an..

    Bu şiir konuşuyor ve benim de konuşmam için iskelesine merdiven atıyor...

    peki konuşalım o halde..

    Türk şiiri cumhuriyet sonrasında modern anlamda temelde iki damardan aktı..cumhuriyetin modernleşmenin bir kapısı olduğuna inananların cumhuriyeti övgülerine dair şiirler ve evet cumhuriyet bir adımdı ama cumhuriyetin karma ekonomik sistemi ağırlıklı olarak kapitalizme ağıyor öyleyse bunun yerine sınıf farkını gören ve düzelten bir sistemin beklentisini telkinini ve sanatını yapmalıyız diyen şiirler..

    Bu her iki şiirde modern anlayışın eserleriydi..

    ! 950 lerde ikinci kanat olan toplumcu şiir seçkin temsilini ikinci yeni denilen sürrealist akımla sürdürdü..TURGUT UYAR CEMAL SÜREYA VE EDİP CANSEVER bu akımnın remz- sembol isimleri olmuştu..

    yine 1950 lerde şiirde islamcı akım da klasik formlardan çıkarak modern sürrealist formla SEZAİ KARAKOÇ ve NURİ PAKDİL in şiirlerini yazmaya başladı..

    Birinci akım anti modernist değil anti kapitalist idi

    ikinci akım modern bir söyleme sahip ancak aynı zamanda anti modernist idi

    oysa kapitalizmin dünya hakimiyetini gittikçe pekiştirdiği avrupa ve amerikada yeni yeni modernizm yerine post modernist akımlar oluşuyordu..

    Türkiyeye dönersek sadece öbür dünya vaadi yapılmayan öbür dünya kazanımının bu dünya da sosyal adaleti sağlamakla mümkün olcağını söyleyen islamcı şiire karşın pratik siyaset marksın tabiriyle dini kitleleri uyutan bir afyon olarak kullanıldığı izlenimine yol açtı sezgisi öncü olan kokuyu erken alan şairlerce..şairler toplumun akışının sürükleyicisi oluşlarını kokuyu bir tazı misali alabilen sezgilerine borçludurlar

    Bu şiir bu anlamda geldiğimiz yer gelinmesi gereken yer değildir diyor..ama sadece bunu söylüyor..nereye gideceğimiz konusunu, gitmeliyiz konusunu ise sanırım şairde bilmiyor..

    ben isyanımı yaparım arkadaş..diyor..ben eninde sonunda sadece şairim gerisine karışmam diyor

    bence eksik diyor...

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 36 tane yorum bulunmakta