/// Cinaslı // Her Şeyden Nasıl Vazgeçec ...

Ey nefsim!

Allah’a sonsuz aşkla dol ama gayrdan boşal,
Bak o zaman her şeyden nasıl vazgeçeceksin.

Aklına hiçbir şeyi dolama gayrdan boş al,
Bak o zaman her şeyden nasıl vazgeçeceksin.

O aşk ile aşıklık, bil ebedi makamın,
Hem daimi ariflik bile bedi’ mâ-kâmın.
İşta o irfanlı kalb ile bed’i makamın,
Bak o zaman her şeyden nasıl vazgeçeceksin.

Kahır ve lütfu ile sevgiliyi sev ersen,
O daim sever seni, hele kalbi seversen,
Akıl, kalp ve ruhunu O Bir enise versen,
Bak o zaman her şeyden nasıl vazgeçeceksin.

Rabbinin nuru iner beden yüksek arş’ına,
O’nun ile mesafen düşer bir tek arşın’a,
Ummadığın bir anda geçiverir karşına,
Bak o zaman her şeyden nasıl vazgeçeceksin.

Haydi, artık şu uzun uykudan abad uyan
Sana bu sözlerimi işit ol a’ba duyan
Sen bunlara olursan misill’ü-a’bad uyan
Bak o zaman her şeyden nasıl vazgeçeceksin… Biiznillah.

Sözlük:

Bed’: Hisse, nasip.
Ma’k: Derinlik.
A’bad: Köleler.
A’ba: Ağırlıklar, yükler, mes'uliyetler.
Abad: f. Mâmur, şen.
Makam: Durulacak yer. * Rütbeli yer. * Câh. Mesned. Mansab.
Mâ: Çeşitli mânalara gelir. Cansız şeylere işaret eder. 'Şu nesne, o şey ki...' mânâlarına gelerek kelimelerle birleşir. Meselâ: (Mâ-ba'd: Sondaki, alttaki.)
Kâm: f. İstek. Arzu. Maksad. Murad. Dilek. Lezzet.
Bedi’: Hayret verici güzellikte olan.

30. Mayıs. 2009 – İzmir