Dağların ardında neler var kim bilir
Kim bilebilir
Sancıların yaktığı yürek boşluğumun acısını
Her seferinde sana gelmek isteyen yolların
Perişan düşüşü yankılanırken satır aralarımda
Dudak kıvrımlarından bir pembe buğu yükselir
Hayalin gelip yerleşir aklımın ortasına
Herşey çıldırma noktasında
Akılsızlığın dansına katılırken ruhum
Ben sensizliğin ortasına
Çadır kurup oturuyorum
Sen yine de bakma bana
Biliyorum ki saçmalıyorum
Tenimde yağmur olup yıkasan
Başımda kavak yeli olup sallasan
Tek tek toplasan hıçkırık kırgını kelimelerimi
Saçıp savursan...
Bakma bana
Saçmalıyorum işte yine
Anlayabiliyor musun...
Gecenin geç, sabahın erken saatlerinde
Bir sigara yakıyorum titrek ellerimle
Parmak uçlarım yanıyor sanki
Buram buram tüten bir özlemin peşinde
Sana doğru savruluyorum
Biliyor musun
Kaç zaman oldu
Sesine hasret, uykularda debelendiğim
Kan ter içinde uyanıp da
Seni yanımda bulamadığım
Kaç otobüs dolusu cümleydim
Tercümesi olmayan
Tekrarı yapılmayan
Bilemiyorum
Ya da bilmek istemiyorum...
Özledim seni diyorum
Sen duymuyorsun ve bilmiyorsun
Bilsen ne farkederdi
Onu da ben bilmiyorum
Kahırla kapanıyor kirpiklerim
Anlıyorum ki çoktan unutulmuşum...
Eylül GÖKDEMİR/31.03.2009
Eylül GökdemirKayıt Tarihi : 31.3.2009 02:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!