Anadan doğunca çırpınıp ağlar
Bilinmez hikmeti hal insan oğlu
Sonrada dünyaya bağlanır tapar
Sanarsın faniye kul insan oğlu
Doğru sürmüyorsan Hak’ın yolunu
Edep dergahında işin ne senin?
Dizgin etmiyorsan yalan dilini
Edep dergahında işin ne senin?
Sevgi sahrasında serap biriysen
Dünya gelip geçici
Pula itibar etme
İnsan konup göçücü
Yola itibar etme
KALEMİM
Hep överim özgürlüğü barışı
Zeytin dalı gibi uzar kalemim
Alkışlamam adaletsiz yarışı
hakikat ne ise yazar kalemim
İNSAN DÖNDÜ CİN ŞEYTANA
SÖYENECEK SÖZ KALMADI
DÜNYA DOLDU KIZIL KANA
DAYANACAK ÖZ KALMADI
Gözle görülmeyen sinsi bir illet
Talan etti hepimizi yıprandık
Bu ne haldir şaştık kaldık tüm millet
Tutsak gibi içeriye kapandık
Kırdın mecalimi beyhude dünya
Umudu kaybettim,hazı kaybettim
Dört mevsimi zemheriye çevirdin
Baharı kaybettim, yazı kaybettim
Gafil bizim ile didişip durma
Sır-ı zühüratın, anası biziz
Gel bize mecliste ilmimiz sorma
Tekbir-i Elif’in manası biziz
Altım üstüm ne ki böbürleneyim
Rüzgarda kırılan çürük dalım ben
Cahil değilm ki kibirleneyim
Benlikten arılan turab yolum ben
Meylim yoktur süslü, püslü saraya
Özümü odlara pişiren sensin
kavurup narına köz etme beni
Beni haldan hale düşüren sensin
Salıp dileden dile, söz etme beni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!