hükümsüzüm...
hüznümün ağdalanamayan sığlığında kayboldum
şimdi hüzün hüküm sürüyor, efendim.
bir zamanlar arnavut kaldırımlarını süpüren ince bir hüzzamı nakış nakış iğneleyen istanbul türkülerini ört üstüme
Soyguncu soysun da, vurguncu vursun
Sen ana karnında boşa durursun
Doksan günde çık gel, dokuz ay dursun
Doğmaya gayret et, doğmaya bebek
Sonra geç kalırsın yağmaya bebek.
Devamını Oku
Sen ana karnında boşa durursun
Doksan günde çık gel, dokuz ay dursun
Doğmaya gayret et, doğmaya bebek
Sonra geç kalırsın yağmaya bebek.




daha fazla şiiri vardı Ahmet Kırmızı'nın. onlar nereye gitti? arada soluklanmak için okuyorduk kötü olmuş çekilmesi eserlerin.
bunun dışında yadsıdığım bir konu var belirtmeden geçemeyeceğim. kendi şiirini beğenmese koymaz insan buralara. ama burada ayrıca beğenmek beni şaşırtıyor. kişi kendi şiirini neden beğenir bu sitede.
bizi süpüren hüzünlerin toplamıyız, yaralı ah'lar koşturuyor hiçbir yağmurun gizleyemediği ciğerimizin köşesinde!
Sırf bu yüzden yenilebilir bekleyişlerden bir yolculuğa çıkılırken kullanılan alfabeler!
ruha üflenmiş şiir örtmüş üstünü, yorgunsun, başka yolu yordamı da yok gözleri ve gülüşleri söküp atmanın, yeniden kanasın ki kalbin aklansın emeklerken sevgiyi öğrenmede!
Tavafa geç kalanlar, sürgüne en çok yakışanlardır!
Şiir dökülsün üzerine yoksa nasıl izahı olur Allah'a bağlanan bakışların...
Ciğerin dert görmesin abi
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta