Şehvetle ellerini göğe açmış,
Yaşlı çınarın altında durur bedenim.
Yaprak misali savurur başını boşlukta,
Sönük gözlerle bakar alçaklara.
Yalnızlık kaplar umut ovalarını.
Göz yaşı yağmur olur yağar bundan sonra.
İlk defa aldanıyor gözler, bu yalnızlıkta.
Aşklar, yerlerinde kurtlanıyor,
Ulaşılmayan düşlerde.
Yaşamsa hep yerinde sayıyor.
Birden!
Hareketleniyor düşler,
Yalnızlık kavuruyor geleceği
Özlemler karaya vuruyor birer birer
Tükeniyor yaşamanın anlamı bir an
Yavaş yavaş kayboluyor gözlerde
Aydınlığın ışıltısı.
Hepsi, adım adım geliyor insana
Başı olmayan lisan bu bende
Taş düşüyor yüreğime
Köz oluyor ciğerim.
Hasretler ise,
Anlamsızlıklar mecmuası
Ilık ılık içilen sular,
En güzel saatlerde gittim,
Söğüt ağaçları arasında cennete.
İçimde korkak bir yaşam sürerken,
Kerbü bela
O kapalı dünyada.
O yolculukta aşkı tadardım hep.
Bir dilin olmadığı
Nefes bile alamadığı dünya için
Sessizliğin hükmüne uymak her zaman
Sükut sayılmaz…
*****
Kaderi değiştirebileceklerine inanan insanlar
Karanlıkta gözleri parlıyordu,
İliklerine kadar üşümüş soğuğun.
Kendi savurduğu,
Yaprak taneleriyle uçuyordu
Bebek gibi.
Sırtını dönmüştü gece,
eskisi gibi değildin
eski değildin
kan, kırmızı değildi
bir rüku bir secde vardı
ıslanmış yanaklarda
gönül damlalarında
tozlu bir örtü,
ömrümün terli omuzlarında geceler.
geceler uzun ve soğuk.
ne sağ yanım imanda kaldı,
ne de sol yanım şeytanda.
bütün düzlükler
Eski yağmurlar gibi değil hayat.
ne ıslak sokakları var ömrümün,
ne de ıslanmış yaprakları..
Dün, geçmişimi sattım,
bir tespih, bir nefes ve seccadeye,
önünde eğilmek, kapanıp yakın olmak için yere
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!