Geldim çeşmenin başına salkım söğütlerin altına.
Uzattım ellerimi dalına, ince zarif yaprağa.
Sıcacık sevgi dolu avuçlarımda okşadım, zarif ince yaprağı…
Senin ellerin gibi sıcacık tenin gibi.
Küçücük bir kuş kondu söğüdün dalına, aşk şarkıları söyledi bana, kulağıma…
Derinden sessizce…
Daldım kendimce hoş bir hülyalara, okşadım yaprağı nazikçe
Dağların dorukları dumanlı olur
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Devamını Oku
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz