Ayıp akıyor çeşmelerden,
Durmadan içiyor herkes,
Susamaktan......
Kurumuş,çölden gelmiş adeta
Doymak bilmiyor,durmak bilmiyor,
Kanmadan.........
Hatırlarmısın bilmem,
O ilk bakışını,
Kalbimi yakışını.
Hatırlarmısın sevdiğim,
Hani mektuplarımı,
Sana yazdığım şiirleri,
Bir bakın şöyle etrafına,küskün çehrelere
Kuruyan topraklara,şu solan çiçeklere
Sevgiye muhtaç çocuklara,boynu bükük gençlere
İşte dünyanın hali bu,ne yaparsan yap nafile...
Savaşan insanlar,paraya doymayan hırslar
Hep akacak bu topraklar için kanımız
Vatan için feda olsun canımız
Bir karış bile,vermemektir düşmana ilkemiz
Vatanın bekçisiyiz,çünkü Türk milletiyiz biz...
İnim inim inleyecek bu vatan marşlarımızla
Burası İstanbul.....
İstanbul için saatin önemi yok.
Ha beş olmuş,ha on.
Akreple yelkovan,günde yüz kere tur atsa,
İstanbula vız gelir....
Gece gündüze,gündüz geceye karışsa,
Artık bana göre değil
Senin yaşadığın yerde yaşamak
Soluduğun havayı,yürüdüğün yolu yürümek
Buralarda yaptığın,her şeyi paylaşmak...
Artık bana göre değil
Bak şu insanların haline
Manasız bakışlara
Yalan söyleyen gözlere
O soğuk ellere
Şu yapmacık sözlere
Haddini bilmeyen dillere
Bir hastane misali şu dünya,
Yatacak yer yok adeta burada.
Tıklım tıklım kalabalık.
Büklüm büklüm herkes.
Her çeşit hastalık,
Her çeşit bunalım.
Döndükçe dünya,insanların başı dönmekte.
Menfaatler arttıkça,hırslarında,
Gözü dönmekte...
Basit bir varlıkmışız gibi,
Kim vurduya,körü körüne
Her geçen gün,kalpler umutlar sönmekte....
Sen buralardan gittin gideli
Bir kez olsun,bir çift göze bakamadım
İçtim doymadım aşkının suyundan
İçtikçe susadım,sensiz ben doyamadım...
Bıraktığın yara daha da büyüdü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!