Sızlamaya başlayan ağır yaralar var bir yerlerde
Yeni yeni yazıyorum şimdi sana
Oku diye,
Yürü en acısına doğru hayatının...
Sabitleşmiş aşklar için artık
Bütün seslerin titremesini dinledim,
Bütün gözlerin yaşlarını tattım.
Bütün ellere inat, ellerimi yaktım.
Hiçbir farkları yoktu birbirlerinden,
Adları dışında.
Bir yaz sonu rastladığım sonbaharımsı bakışların vardı,
Ne yakındı, ne de uzak!
Gülüşlerinde yalnızlıklar gizliydi, vicdansız yalnızlıklar...
Ah sevgili, benim tek yalnızlığım sensizliğimdi!
Bir adım atsan yanımdaydın, gelemedin.
Anlamı yok bakışlarında nefret olduktan sonra
Sana değer vermemin.
Anlamı yok “nasılsın? ” diyemedikten sonra
Sana değer vermemin.
Gözlerimin içersindeki özlem duygusu
Ve her yabancıyı sen sanıyor olmak! ! !
Nedir bunlar?
Yabancılık mı, yoksa yalnızlık mı?
Yabancılık, evet! ! !
Evet, işte bu...
Benim yitik sevdamın insanı
Masallar bizi anlatır, şarkılar bizi söyler
Küçük bir kalp hareketidir benim sana özlemim.
Sevenler bizden ders alır, birbirlerini kaybetmemek için.
Nedenini kimsenin bilemediği bu ayrılık çilesi,
Benim sana olan sevda makamımdan başka bir şey değildir.
Düşüyorum, uçurum gibi gözlerinden,
Bir damla yaş gibi bulutlardan.
Ben sana aşığım, mahkûm düşlerim.
Yanar bu yüreğim her edanda, ateş gibi.
Her sözün yakar beni ölmek gibi teker teker.
Bakışların güneş misali, adın gibi
Bu toprak yürek kokar.
Tıpkı güneşe hasret bir çiçek gibi.
Bu toprak hasret kokar.
Tıpkı sana hasret bir aşık gibi.
Bu toprak sen kokar.
Hayatı kovalamak gerekiyorsa
Ben hep kaçarak kovaladım,
Saçma sapan sevdalardan korktum.
Olabildiğince cesaretli olsaydım,
Belki de bu sevdaları ben kurtarırdım.
Hep unutarak sevdim
Biraz önce seni düşledim,
Aklım sendeyken nasıl bir hale bürünürüm
Bilmezsin.
Senin için biriktirdiğim günleri harcamaya başladım…
Bir bilsen.
Çok değil birkaç gün önce ilk pişmanlığımı duydum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!