Cemreler Divancesiyle Ahvali Meram

Dalgalandığı sularda durulan hayatın
Her türlü alıkonulma hali tutsaklık,
Tutsaklığa karşı koyma veya özgürleşme isteğiyse yeşermiş yoncalar üstünde çırpınıp duran kelebek….
Diri gömülenin tabutunu yumruklaması gibi suç günah yasak imkansız ve gereksiz sayıldıkça
Dumanlı
Küflü
Uğultulu
Yılmış
Yıpranmış
Kupkuru
İliklerine kadar derin çizgilerle kederi görülen sancılardan ve acısı görülmeyen yaralardan
Kendini dağıtmak için karanlık köşelerinde tıka basa solgun ve bulanık insan çoraklığı dolusu kafası kıyak mekanların
Her durumdan kendine derbederlik malzemesi çıkarır vaziyete sürüklenirken yükünü boşaltmış bavul
Dilsiz aynalardan kör kuyulara derdini dökecek boşluk aranan ara yerlerdde tüm fotoğraflarını yırtıp yakmak için
O yamuk
Beriki küçük
Diğerisi kambur
Berikisi bücür
Sıska iri kertik derken ederken kusur üstüne kusurculuktan mırın kırın debelenmelere cıbır çıkarak
Kuru kuruya bir bıçak darbesi gibi
Ecelden izin çıkmayınca nihai kararda temelliye paydos saatini beklerken
Dünyanın üstüne gün doğmayacak kadar öte bucak kıyısında pusulası şaşmış
Yolu tıkanmış
Kayığı batmış
Hayatı kararmış
Vadesi tükenmiş
Denizi buharlaşmış toprağı terkidiyarsa duvarların yüzünden kayıp giden sessizlik ..
Ve harmanı değirmeni dönmeyen beti benzi mosmor vadeye takvim yaprakları ufalayıp döküyorsa kül
Kendini masaya koyarak kapatılması ömür isteyen ağır ve yüklü hesaba itirazsız kabulün Fersiz cansız çehresi ve gözleriyle ışığı söndü sönecek bir tükenmişliğin son provasından üç günlüğüne
Çıkmış gelmiş dünyaya bahar
Ve güneşin sofrasında aşk sarhoşluğu içmiş kelebekler benli benekli
Mart rüzgarlarıyla birlikte uçuşan tiryakilikleri titreyip esiyor, öte yandan,
Leyleklere davetiye çıkaran çaydan dereden
Mart mahallesinde korsan kurbağaların konser sesiymiş meğer
Sazlı sözlü aşka geliyor ahvali meram
Cemreler divançesiyle düğün bayram ediyor

Mart/25