Bu devirde nerde birini görsek
Erkek midir kız mı ayırt etmek zor
Fark etmez ki hangi mevsime girsek
Kış mı yoksa yaz mı ayırt etmek zor
Yediğini her an haram yiyorsa
Toplar, çıkarırız, çarparız ama
Kardeşçe bölmeyi beceremedik
Nefsimize uyduk daldık harama
Tertemiz kalmayı beceremedik
Kimi beyaz derken kimi kara der
Ay yüzlü bir güzelin sevdasına tutuldum.
Döndürdü ne yapayım bir garip hale beni.
Mecnun’la Ferhat gibi aşıklara katıldım.
Tam on dört asırlık koca bir çınar
Hamurumla, mayam, özüm bu sevda
İçmeye doyulmaz doyumsuz pınar
Kıyamete kadar bizim bu sevda
Geçmişim milâda dayanan Türk'üm
İngiliz'i, Fransız'ı, daha da niceleri.
Yedi düveli dize geldi Çanakkale’de.
Bura Türk tarihinin destan yazılan yeri.
Ey insanoğlu sahip çıkın kimsesizlere.
Yoksa düşünce sahip çıkmaz kimse sizlere.
“BİR’İZ”diyerek çıktık yola her yerde biriz.
Amacımız geride bırakabilmek bir iz.
İstemem hiç olmasın ne sarayım ne köşküm.
Gözüm yoktur ki malda çünkü ben öğretmenim.
Geleceğin mimarı çocuklar benim aşkım.
Bırakmam sizi çölde çünkü ben öğretmenim.
Cehaletle savaşır ilmim ile yenerim.
Çamlıdere, Gerede, Beypazarı ve Güdül,
Dört ilçenin arasına kurulmuş Dağkuzören.
O güzelim ormanlar sana verilmiş ödül.
Köroğlu eteğine serilmiş Dağkuzören.
Dağlardan beslenerek akar gider deresi.
Bak yine bahar geldi uyanarak toprağın
Göğsüne bereketler saçtı bak Dağkuzören
Tabiat neşelendi; şenlendi tepe, dağın
Elem, keder, hüzünler kaçtı bak Dağkuzören
Yaradan toprağını ilmek ilmek dokuyor
Anlatayım sana iyice dinle
Eskiden paşalar nasıldı oğul
Yönetime el kor gerekse kanla
On yılda bir darbe usüldü oğul
Yirmi yedi Mayıs, on iki Eylül
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!