Duygu anlatılır; ya sözle ya da gözle
Gözle anlatılır,görebilene
Sözle anlatılır; şiirle............
Dün gece gözümü yumdum,
Bütün şehri sildim.
Uğruna canlar verilen bu diyarı yok saydım,
Kalıntılar arasında karaltını aradım
Ve elimi uzattım
Hayaline değemedim.
Her geçişimde, güzelliğini dökmek isterim mısralara
İlk görüyormuş gibi büyüne kapılır dalarım hayallere
Bir yanda selimiye,biryanda salacak üsküdar,kız kulesi
Karşıdan sarıyor,ihtişamlı geçmişin büyüsü
Tek satır yazamadan,rüya gibi biter deniz sefası
Yazılmaz,anlatılmazsın farkına vardım, yaşanansın
Nerede?
Güneş hüzünle eş doğuyor
Bir avuç grileşmiş gökyüzüne.
Kanadı kırık martıların.
Erguvan pembesinin üzerinde
İs rengi beton bloklar
Hazandayım, yüzüm de gönlüm gibi genç değil
Ağrılarım var ama, dindirilmez dert değil
Bir zamanlar yüreğimdeki kadar ölümcül hiç değil
Tabib beklemek, gelişini beklemek kadar güç değil
Ben yaşarım sevgimle, sen kendi derdine yan.
Karabela
Bunca yıldan sonra nasılda yazmak geldi aklıma
Kavuşmamız yakın mı acep? toprak mı koktu burnuma?
Mert adamdın,sevgi dolu yüreğin vardı inan karabela
Belki de ilk göreve başlama heyecanından ilk gün kalan hatırımda
Esmer yüzünde siyah mercan gözlerinle gümüş dişindi.
Geçit vermez dağların doruklarında
Deli deli esen rüzgardan başka
Bekleyenin var mı?
Hasretle beklenen haziranlarda
Deniz kıyısında kızgın kumlardan başka
Kaynağından doldurdum testimi
Yerdeki karıncaya, havadaki turnaya
Kimsesiz sokaktaki kaldırımlara
Karanlıklara fener tutan yıldızlara
Sırtımdan hançerleyen dostuma
Sevgim var sevgi satarım.
Dedim, ey çoban yıldızı halim nicedir?
Dedi:Sen bir sevgi pınarısın,
Gözü, gönlü bağlıdır suyundan içmeyenin.
Dedim, hazandayım
Dedi:Sevgiye sınır çizilir mi?
Dedim, kalbim?
İki gündür kar yağıyor İstanbul’a
Kâh lapa lapa, kâh inceden inceye,
Kar beyaz hayat pencereden görünüşte.
En koyu karanlıklar bile
Gelinlikli bakir görüntüsünde,
Olsa da Yoksullar için daha da yoksulluk.
İlk gelişim, Gökyüzü buluta hasret sonbahar gecesinde,
Raks eden Karşı’nın ışıkları, Lacivertleşmiş derya üzerinde
Bin bir şekle sokmaya çalıştığın sırma saçlarını hatırlatıyor.
Denizden esen sıcak ama alışık olmadığım meltem
Heyecanlandığında yüzüme vuran nefesinin sıcaklığını hatırlatıyor.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!