Yok sayılıyor bugün, dün bugün için bir düğün
her geçen gün sonrası birbiri için atılıyor düğüm
hava kaynıyor, adeta ağzına kadar dolu bir güğüm
kış ceketini alıp çıkıyor iken, hazana bırakıyor gül.
Gökyüzü peşine takılı, görünüyor flu yüzü
içlenişine denk bulutlar, git demekten de anlamıyor
yollar uzuyor gittikçe, derinleşiyor karo taşlar
kışın yolu uzun, üstelik yolu dahi bilmiyor.
Ki kovsa geceden, gündüzün yükü yere yakın
başı yere düşük bu sefer, kolunda bir sefer tası
o an ağzımda üzüm, dudaklarımda çocukluk
bir ıslık çalıyorum, ama dilimde dönmüyor.
Söylenip, duruyorum, derdim ne ise çekirdek ile
tükürüyorum toprağa, çekirdeğin canı cehenneme
bu kez toparlanan ben oluyorum, gidiyorum canımın değeri yok diye
üstelik sefer tasım dahi yok, güneş ile başım dertte.
Kayıt Tarihi : 20.4.2017 14:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!