Yalanmış bu dünya yeni anladım,
Boşa imiş geçen farkına vardım,
Koştum hayal için seraba daldım,
Beni bu hallere koydu bu dünya.
Boşuna geçirdim ben onca yılı,
Soğuk sıcak demem bekledim ayı,
Rızık için koştum kıldım namazı,
Sırtımdan abayı soydu bu dünya.
Kitap okumadım hikmet bilmedim,
Evliya elinde pişip yetmedim,
Malım mülküm dedim yola gitmedim,
Tam varacam derken caydı bu dünya.
Peşinden çok koştum yetişemedim,
Eller gül severken dikenler derdim,
Boş hayaller kurdum kabuslar gördüm,
Tam uyudum derken aydı bu dünya.
Sohbeti yalanmış sözü sahteymiş,
Ben altın sanırdım geçmez akçeymiş,
Zehirin tepside güzel göstermiş,
Sihirler yaptı da baydı bu dünya.
Nicesin indirdi derin kuyuya,
Gafiller yolunda daldı uykuya,
Gelinlik kızları çekti ırmağa,
Nice ocakları yaktı bu dünya.
Her geleni kapar planlar yapar,
Çocukla gençleri pek gafil avlar,
Kedi fare gibi oyunlar oynar,
Cahile tokadı çaktı bu dünya.
Hüdayi der dünya bırak inadı,
Anladım oyunu bozdum planı,
Dünya bir pazardır kefeni şalı,
Herkesi mezara attı bu dünya.
06.04.2019//KIRIKKALE
Hidayet Doğan Osmanoğlu
Kayıt Tarihi : 7.4.2019 23:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!