Yüzünde ki tebessümü görebiliyorum.
Kalbinin gümbür gümbür atışını hissedebiliyorum.
Gözündeki ışıltıları fark ediyorum.
Sevgiye susamışsın sen çocuğum
Sana; hiç tanımadığın
Tatlı sevinçlerimden sonra hüngür hüngür ağlıyorsam
Meçhul hüzünlerimden sonra katıla katıla gülüyorsam
Bilinmez yokuşlara tırmanıp, sendeleye sendeleye görünmezliğe yürüyorsam
Hakikatleri el çırpa çırpa destekliyorsam
Buğulu camlara, tokat atar gibi imzamı gösterişle çakabiliyorsam
Gönül kapımı çalacak bir güzeli bekliyorsam
Koşarak gidiyorum adresi olmayan bir mekâna
En işlek saatlerin bile çalışmadığı bir zamana...
Evet, kızgınım yaratana
Ama küskünlük asla...
Rengârenk çiçekler
Ayrılıkların başladığı hüzün mevsiminde
Bulutlar bile gözyaşlarını tutamayıp ağlar gökyüzünde
İçimiz sıkılır,pek dışarı çıkmayız otururuz karınca gibi yuvamızda
Evde ise bir telaş vardır temizlik yapılır odalarda
Ülkemizde tadı bambaşkadır güzün
Yıllarca kör ebe oyunu oynardık birbirimize bağıra çağıra
Tek fenerle…
Los ışıklar altında saklambaç oynardık
Her defasında yanlış kişiyi yakalardık
Her defasında yanlış kişinin fikirlerine zincir vururduk
Biz ölüme yürüyoruz her gün
Güneş’e kavuşmak için
Ölümle dalga geçiyoruz her saat,
Korkmamak için
Bataklığa saplanmış umutları yeşertmek
Yeni bir gün
Yeni bir hayat demektir.
Koşmak, ayakların olmadan
Etrafa yalancı gülüşler dağıtmaya
Kalbin bir pırlanta parçası sanki
Asıl ona vuruldum. Nadide sanki
Yegâne malın, arasan bulaman ki
Sayende öğrendim sevmeyi neyse ki
Hele gözlerin…
Artık gitmeliyim buradan.
Sağ omuzum çıkık, sol omuzum bitkin…
Evet, isyanım sana…
Bildin.
Ölüm tek kurtuluş yolu
Öyle çok gürültülüdür ki farkında bile olmazsın ölümün.
İnsanlık öldü mü?
Saygı, sevgi, anlayış… Tarihe gömüldü mü?
Sorunlar çözüldü mü?
Yine aynı yine aynı
Nerde eski duyarlı vatandaşlarım? Bulamadım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!