Ey! Leylam.
Ey! Şirinim.
Papatyaların saçlarını ören.
Yürürken,
eteklerine yoncalar sarılan Zührem.
Bilirsin.
Hem ağırım, hem aksak.
Yetişemem yüreğine.
Sen telaşındayken tozun ve pembenin.
Ben toz çiğneyip, duman içiyorum.
Bilirsin.
Sen, açık denizler kadar safsın.
Çöl taneleri kadar pek.
Benim üzerime kusuyor hayat,
nefretinin en acımasızını.
Ne vakit bir bankta oturup,
Soluklanmaya kalksam.
Yoksulluğun kamçısı yakar boynumu.
Oysa ki sana boy boy aşk büyütmüştüm.
Cıvıl cıvıl dolanırlardı etrafında.
Çamur mezarlığı kaldırımlarda sek sek oynarlardı.
Onlardı en güzeli günlerin.
Sonra birer birer hastalığa tutuldular.
Öldüler ardı sıra.
Bir ses duydum şehrin göbeğinden.
Dalgalandı sıradağlar.
Kayıt Tarihi : 29.3.2019 23:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!