Camış Bank Şiiri - İbrahim Şahin 2

İbrahim Şahin 2
532

ŞİİR


24

TAKİPÇİ

Camış Bank

CAMIŞ BANK

İnsan yaşlandıkça bir film makinesine dönüşüyor. Yaşanmışlıklar, yaşanmamışlıklar seriliyor gözünün önüne. Tekrar üstüne tekrar. Filmin her karesi komedi, alınan her nefes dram.

Filmin kaçıncı karesi ise takıldım kaldım bir karesine. Mangalda et pişiyor, yağ damlıyor damla damla… Etrafımı kekik kokusu sarıyor. Ağzımdan dolup taşıyor damlacıklar. Salya köpük… Nerdeyse köpek sanıp tasma takılmaktan korkuyorum. Bir koşu koşuyorum eve.

Hanım şaşkın, ben telaşlı. Ben kapıdan içeri adım atmadan ‘’ Hani hanım, biz bir zamanlar’’ demeden hanım kapıyor ağzımı. Ben var gücümle haykırıyorum ‘’ Et yerdik, et!’’ Hanım başlıyor kahkahaya. Bu defa ben şaşkın. Körebe mi oynuyorduk, saklambaç mı?

Hanım güldükçe ben haykırıyorum ‘’ Et, et; pirzola biftek…’’ Hanım demez mi ‘’ Sen hangi gezegende yaşıyorsun?’’ Birden kendimi kaybettim ‘’ Eyvah, yoksa biz ot tüketen bir gezegene mi ihraç edildik?’’ dedim. Hanım gülmeye devam ediyor. Hemen pencereye koştum, araladım perdeyi. Gözlerim ot aradı. Görünürde ot yok. Gördüklerim yeni değil. Bir gökdelen tepesinde ‘’ YIKYAP YAPI’’. Bir gökdelen tepesinde ‘’YAPYIK YAPI’’. Bir gökdelen, bir gökdelen daha. ‘’SAP YAPI’’, ‘’ ÇÖP YAPI’’, ‘’ AKYAPI’’, ‘’ GÖKYAPI’’

Hanım çekti beni, koltuğa oturttu. Derin bir oh çektim. ‘’ Nihayet anladı.’’ dedim. Hanımın elinde kumanda açtı bir kanal. ‘’ Tamam’’ dedim. Ben televizyon izleyeceğim, hanım pirzola, biftek yapacak. Hanım bin hışımla bana döndü ‘’ Otur izle! İzle de hangi gezegende olduğunu anla!’’ dedi. Anladığım tek şey; bu yeni gezegende televizyon vardı.
Televizyon bildiğim gezegendekinin tıpa tıp aynısı. Bir kanal farklı ‘’ CAMIŞ TV’’ sunucu aynı. Türkçe konuşuyor. Yanakları al al. Gözleri ela. Çekik değil. Parmak tırnakları ojeli. Üzerinde ne metal, ne deri. Kumaştan elbiseler giyimli. Gözlerim aşina. Anladım bu da bizim gezegenden gelme. İçime bir su serpildi. Gezegende yalnız değildim.
Sunucu bin bir heyecanla anons ediyor ’’ Sayın seyirciler, ‘’ Yılın İş Adamı Ödülü’’nü CAMIŞ BANK Yönetim Kurulu başkanı Sümbülzade TOSUN aldı. Sümbülzade TOSUN aynı zamanda CAMIŞ TV’nin sahibi. Birazdan Sümbülzade TOSUN konuğumuz olacak. Yayınımıza kısa bir ara veriyoruz.

Devreye reklam giriyor. Görsellerde et yemeklerinin envai çeşidi. ‘’ CAMIŞ BANK’’ CAMIŞ BANK’’ ,’’ CAMIŞ BANK’’…

Reklamlar ne zaman başladı, ne zaman bitiyse bitmiş. Ekranda bir sunucu, bir camışın evrimleşmiş insan görünümü insan…

Sunucu konuğuna ‘’ Sizin kanalınızda, sizi ‘’Yılın İş Adamı’’ olarak anons etmek, sizi konuk etmek doğrusu tarifi mümkün olmayan bir zevk. Heyecandan dilim sürtüşür, eteklerim kırışırsa kusuruma bakmayın. Konuk ‘’ Ben deniz insanların kusuruna bakmaya insanı mutlu etmeyi yeğlerim.’’ Sunucu ‘’ Çok hoşsunuz efendim.’’ Konuk ‘’ Benim hoşluğum sizin güzelliğiniz yanında gölge kalır.

Sunucu ‘’ Efendim, ‘’Yılın İş Adamı Ödülü’’ nü almayı neye borçlusunuz?’’
‘’ Doğru yatırım, doğru hizmet, milli anlayış.’’
‘’Efendim konuştuklarınızı biraz açsak. Önce Millilikten başlasak diyorum.’’
‘’ Hay hay, şimdi millilik; yatırımın olmazsa olmazı. Ben deniz milli camiaya önem arz ettiğim kadar milli yatırıma da önem arz ederim. Bi kere camış bizim milli sığır ırkımız. Bufolalar bilmem neler çıkalı etin tadını unuttuğumuz gibi milli sığır ırkımızın adını da unuttuk. Bir hayır severin, bir hizmet aşikarının olaya el atması gerekiyordu. Kendi kendime ‘’ Bu niçin ben olmuyorum dedim.’’ İşe koyuldum.
Sunucu ‘’ Çok iyi etmişsiniz efendim. Türkiye sizinle ne kadar gurur duysa az.’’
‘’ O Türkiye’nin sorunu. Ben kendimi halkıma hibe etmişim, takdir Allah’ın.’’
Sunucu ’’ Size kutlama mesajları yağıyor, demek ki halkımız sizin kıymetinizi biliyor.
Siz, ET ÜRETİCELEİ BİRLİĞİ’ni kendinize rakip görüyor musunuz?’’
‘’ ‘’ ET ÜRETİCİLER BİRLĞİ’’ bize rakip olamaz. Bi defa onlar yele karşı ısrarla ayakta durma çabasında.’’
Sunucu ‘’ Bilmediğimiz yeller mi var efendim?’’

‘’ Şimdi, onların yatırımı yanlış tercih. Şöyle ki Dolar’a yatırım yapıyorlar. Dolar Trump’un iki dudağında. Trump akşam Rejim Güçleri’ne esip gürlüyor, sabah Muhalif Güçleri’ne. Dolar kaçacak yer arıyor. Kaçarken de döküp savuruyor ortalığı.

‘’ ET ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ’’ düşüncecisizce öküze yatırım yapıyor. Farzedin öküzler şapa yakalandı. Ne oluyor? Üreticiler şapa oturuyorlar. Ota yatırım yapıyorlar. Diyelim ki yağmur duaları kabul olmadı. Ne oluyor?’’ Kök yoluyorlar.
Sunucu ‘’ Efendim, sizi duymayan yok yalnız henüz üye olmayanlar var. Hazır siz gelmişken hizmetlerinizi öyle bir anlatın ki üye olmayan tek bir kişi kalmasın.’’
‘’ Şimdi, biz zaman mekân kavramını ortadan kaldırdık. İsi, pası kaldırdık. Bulaşığı kaldırdık. Tencereyi, tavayı dama attırdık.’’
Sunucu ‘’ Bütün bunları nasıl yaptınız, seyircinin anlayacağı dilden açıklar mıyız.’’

‘’ Üyemiz tek bir fotoğraf ve cüzi bir katılım bedeli ile üye oluyor. Hizmetimizden yararlanmaya başlıyor.’’
‘’ Ne diyorsunuz, bu kadar kolay mı?’’

‘’ Tıklayın siteye.’’
‘’ Tıkladım.’’
‘’ Sol üste menü var, oradan menünüzü seçiyorsunuz, sağ üste mekân var, oradan mekân seçiyorsunuz. İster Dubai kral odası, ister Paris Hilton. Oturuyorsunuz, başlıyorsunuz yemeye.’’
Sunucu ‘’ Bir izleyici soruyor, ben Çemişgezek’te çobanım. Bana Hilton’da nasıl yemek yediriyorsunuz?’’

‘’ Katılımcının bize yolladığı resimden sanal kopyasını klonluyoruz. Üyemiz yeni klonu ile istediği mekâna istediği saat girme, istediği lezzeti tatma hakkına sahip.’’

‘’ Müthişsiniz doğrusu, Türkiye sizinle ne kadar gurur duyarsa duysun sizin yaptıklarınız karşısında hiç kalır.’’
Sunucu ekranda kendini menü ve mekâna kaptırmış ‘’ Efendim canım çekti tadına bir baksam, seyirciye ayıp olur mu ?’’

‘’Adabı mahşeret ilkelerimize ters düşer. Yayın sonrası tadına birlikte bakarız.’’
‘’ Ay efendim, beni şımartıyorsunuz. Şımarıklığımı hoşgörün, siz buyurun hizmetlerinizi anlatmaya.’’

‘’ Hizmetlerimiz bununla sınırlı değil. İnin sağ alt köşeye orada sosyal aktiviteler var. Diyelim yemeği yediniz, üstüne denizde sörf yapmak istediniz, buyurun. Diyelim Uludağ’da kayak mı? Buyurun. Paris Eyfel’de kahve mi? buyurun.’’
‘’ Efendim, bir tane izleyicimiz soruyor, sorusunu okuyamıyorum.’’
‘’ Anladım, hizmetleşirimiz yasaların verdiği haklarla sınırlı. İnanın yasalar el verseydi o müşterimizin de isteğini yerine getirirdik. Müşteri memnuniyeti temel ilkemiz.’’

‘’ Efendim sizi ‘’ Sanalı gerçek diye yutturdular.’’ diye eleştirenlere bir sözünüz var mı?’’

‘’ Biz her üyemize senede bir defa kendi seçtiği tarihte tesislerimizde konaklatarak etin tadını tattırıyoruz. Eğer müşterimiz Paris Hilton gibi özel bir mekân tercih ederse cüzi bir ek ödemeyle talebini yerine getiriyoruz.’’

‘’ Ne kadar cüzi?’’

‘’ Çok cüzi, çok. İkinci el bir arabayı elden çıkartacak kadar cüzi .’’

‘’ Demeyin!’’
‘’ Dedim bile.’’
‘’ Efendim, bir son dakika haberi geldi, onu sizinle paylaşıyorum. ET ÜRETİCİLER BİRLİĞİ’’ ihraç fazlası eti bedava halka dağıtmak istemiş alıcı bulamamış. Kadınlardan bir kısmı ‘’ Etle kim uğraşacak, doğra, pişir, kokut, bulaşık. Zor iş. CAMIŞ BANK sağolsun diyormuş. Bir kısmı da eti pişirecek tava tencereyi çöpe attık’’ diyormuş’’

‘’ Bak, nereden nereye… Et ithal ederken, et ihraç eder olduk. Toplumu az üreten, çok tüketen toplum olmaktan kurtardık. Az tüketen, çok üreten toplum haline getirdik. Obeziteden, GDEO’dan, bilmem neden kurtardık.
Tatil dolandırıcılarından, besin avcılarından, yatırım kundakçılarından kurtardık. Hizmetlerimiz say say bitmez.’’

‘’ Siz saymaya devam edin, sizi dinlemek zevkli.’’
‘’ Sen çok konuşma, reklam gir paralar kaçıyor.’’

Araya reklam girdi. Hanım elime telefonu tutuşturdu ‘’ Mobil uygulamanı indir, yemeğini ye!’’ dedi.

Beynim film sardı. Bu film ne oynadıklarımda vardı, ne izlediklerimde.

İbrahim Şahin 2
Kayıt Tarihi : 16.4.2018 21:13:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ender Pehlivan
    Ender Pehlivan

    :))) ağlanacak halimize güluyoruz böyle. Güncel degil aslında bu konu. Yıllardan beri süreğelen trajikomik olaylar. Çok akıcı ve çok anlamlı bir tiyatro. Kalemin, yureğin var olsun.
    Saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Önder Karaçay
    Önder Karaçay

    Koyuna koyunun başında dönen oyunu anlatamazsınız....Muhteşem bir tiyatro sahnesi...

    Cevap Yaz
  • Recep Okatan
    Recep Okatan

    Manidar bir skeç seyrettim ve şairin ne demek istediğini pek ala anladım.Ama öküzlerin konuyu anlayacağını sanmıyorum.
    Efendim tebrik ve teşekkür ediyorum...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

İbrahim Şahin 2